Examples of using "Enfadada" in a sentence and their turkish translations:
- O kızgın görünüyor.
- O sinirli gözüküyor.
öfkeli hissetmiyordum.
- Bana kızgınsın.
- Bana kızgınsınız.
O bana kızgın.
O sana kızgın.
İnsanlar kızgın.
Evet o kızgın.
Annem kızgın.
O bana deli oluyor.
Karen bana kızgın.
O niçin öfkeli?
Yumiko biraz kızmıştı.
O bana kızgın olmalı.
O herkese kızgın.
Karen, bana kızgın değil.
O, ona çok kızgındır.
Jane kızgın idi.
O gün tüm gün sinirli ve öfkeliydim,
- Kızgındı. Sessiz kalmasının sebebi budur.
- O kızgındı. Sessiz kalmasının nedeni budur.
Tom Mary'nin neden kızgın olduğunu merak ediyordu.
Tom Mary'nin kızgın olduğunu anlayabiliyordu.
O, onun çocuklarına çok öfkelidir.
O kızgın olmalı.
Ben ona kızgınım.
O niçin öfkeli?
O, ona çok kızgındır.
Onun neden çok kızgın olduğunun nedenini biliyor musun?
Tom kızdığı için Mary'yi suçlayamaz.
Neden kızgınsın?
Geçen hafta neden bana böyle kızgındın.
Dün söylediğim şey hakkında muhtemelen çıldırdığını biliyorum.
Ona niçin kızgınsın?
Tom Mary'nin kızgın olacağını biliyordu.
O çok kızgındı ve okul müdürüyle konuşmaya gitti.
Ona niçin çok kızgınsın?
Niçin kızgınsın?
Hayır, sana kızgın değilim, sadece hayal kırıklığına uğradım.
O bana biraz kızgın olabilir ama ben iyi olduğum için olmamalı. Ben iyiden daha iyiyim.
O bana yalan söyledi. Bu nedenle ona kızgınım.
Faturayı zamanında ödemediğim için bana kızgın olduğunu düşündüm.
Neden bana kızgınsın?
Bana doğruyu söylemiş olsaydın, şimdi kızmazdım.