Examples of using "Dientes" in a sentence and their turkish translations:
Dişlerini fırçala.
Dişlerini fırçala!
- Onun beyaz dişleri var.
- Beyaz dişlere sahip.
Git dişlerini fırçala.
Dişlerinizi iyi fırçalayın.
Dişlerini temizle!
Dişlerini fırçaladın mı?
Ben bir diş fırçası ile dişlerimi fırçalarım.
Kaplumbağaların dişleri var mı?
Ben dişlerimi gösteriyorum.
Dişlerini fırçaladın mı?
Dişlerimi fırçalamak isterim.
Onun dişleri beyazdı.
Ne güzel dişlerin var!
Onun beyaz dişleri var.
Tom dişlerini sıktı.
Dişim ağrıyor.
Onun az sayıda dişi vardı.
- Dişlerini gereği gibi fırçalıyor musun?
- Dişini doğru dürüst fırçalıyor musun?
Her sabah dişlerimi fırçalarım.
Tom dişini fırçalıyor.
Yemeklerden sonra dişlerinizi fırçalayın.
- Çocuklar dişlerini fırçalıyorlar.
- Oğlanlar dişlerini fırçalıyorlar.
Dişlerimi fırçalamak zorundayım.
Timsahların keskin dişleri vardır.
Diş beyazlatma pahalıdır.
Yaşlı adamın eksik dişleri var.
O, dişlerini nasıl fırçalayacağını biliyor.
Dişine kadar silahlı.
Dişlerimi fırçalayacağım.
O dişlerini fırçalar .
Dişlerimi fırçalıyorum.
- Tom dişlerini fırçaladı.
- Tom dişini fırçaladı.
Tom alçak sesle bir şey mırıldanıyordu.
Dişlerini temiz tutmalısın.
Dişlerinizi iyi fırçalıyor musunuz?
Dişlerini fırçaladın mı?
Kaplumbağaların dişleri yoktur.
Sen zaten kendi dişlerini fırçalamadın mı?
Git ve dişlerini fırçala.
- Dişlerini gereği gibi fırçalıyor musun?
- Dişini doğru dürüst fırçalıyor musun?
Her yemekten sonra dişlerini fırçala.
Ben onların dişlerini çekmiyorum.
Taro, git ve dişlerini fırçala.
Diş macunu nerede?
Ben ısıramam. Dişlerim yok.
Dişlerinizin bir kalıbını alacağım.
Dişlerimi düzeltmek istiyorum.
Nereden diş macunu bulabilirim?
- Diş macunlarının çoğu florür içerir.
- Çoğu diş macunu florür içerir.
Bu benim diş fırçam.
Tom uykusunda dişlerini biler.
Onun dişleri inci gibi beyaz.
Tom'un bir diş ağrısı var.
Diş gıcırdatmaya ne neden olur?
O, tüpten diş macunu sıktı.
en absürt zırha, dikenlere, dişlere sahip olanı düşünürler.
Baksanıza, diş izleri var! Gördünüz mü?
O, anneannemin takma dişidir.
Her yemekten sonra dişlerini fırçala.
Dişlerim soğuk nedeniyle gıcırdıyor.
Diş hekimleri dişlerinizi incelemek için röntgen çekerler.
Hiç dişlerini fırçaladın mı?
O cevizi dişleriyle kırdı.
Kahvaltıdan sonra dişlerimi fırçalarım.
Yemek yedikten sonra dişlerimi fırçalarım.
Senin dişlerinin bir röntgenini çekeceğim.
- Dişlerini fırçalamayı unutma.
- Dişlerinizi fırçalamayı unutmayın.
O adamlar tepeden tırnağa silahlıydılar.
Nerede bir diş fırçası satın alabilirim?
Onun bir dizi çarpık dişleri var.
Ben bir diş fırçası ile dişlerimi temizlerim.
Çok fazla sigara içmekten, dişleri sararmış.
O, dişleriyle ipi kesti.
Dişlerimi fırçalarım; Saçımı tararım.
Bu diş macunuyla dişimi fırçalamayı severim.
Bir ispermeçet balinası, en büyük dişli balinadır.
Onlar Coca-Cola'nın dişleri erittiğini söylüyorlar.
- Dişlerimi günde iki kez fırçalarım.
- Günde iki kez dişlerimi fırçalarım.
- Günde iki defa dişlerimi fırçalarım.
Dişlerimi hiç fırçalamasaydım ne olurdu?
Kunduzlar ağaçları dişleri ile kesebilir.
Ellerimi yıkamak ve dişlerimi fırçalamak zorundayım.
Bu karar gıcırdayan dişlerle kabul edildi.
Kırık bir çenesi var ve birkaç dişini kaybetti.
Bir diş ağrısı beni uykumdan mahrum etti.
Günde en az iki kez dişlerinizi fırçalayın.
Yine de diş fırçası orada.
Tom o kadar üşümüştü ki dişleri gıcırdıyordu.
Yemek yedikten sonra her zaman dişlerimi fırçalamam.
Dişim ağrıyor.
Dikkatli ol yoksa vitesin dişlerini kırarsın!
Dişlerimi bu diş macunuyla fırçalamayı seviyorum.