Examples of using "Alivio" in a sentence and their turkish translations:
Dünya varmış!
Ne kadar da rahatlatıcı, değil mi?
Gece herkes rahat bir nefes alıyor.
Bu bir rahatlama.
hayvan figürleri kabartma
Annesi rahat bir nefes aldı.
Yoksa bir rahatlama mı hissettirir?
...aslında bir şekilde rahatladım.
O, rahat bir nefes verdi.
'Kabartma'nın bir zıddını bilmiyor musun?
Bir hafta sonra büyük bir rahatlama yaşadım.
Onun adalet için bastırılamaz bir arzusu var.
görüyoruz ki meğerse,
Rahat bir nefes aldık.
Rahatladık, o, kazasız belasız döndü.
Yaşlı kadın bir rahatlama iç çekişiyle gülümsedi.
Yan etkisi olmadan aylarca süren ani bir rahatlama sağlıyordu.
tuhaf olan şu, meğerse görüyoruz ki
tamam canım kabartma havan figürü var
fakat kabartma olanına ilk defa rastlıyoruz
Hayatta olduğunu, nefes aldığını görünce içim rahatladı.
Rahatladım, o, eve sağ salim geldi.
Odadaki herkes rahat bir nefes verdi.
Annesine kavuşmanın verdiği rahatlama... ...ve çok ihtiyaç duyduğu sütü.