Examples of using "французским" in a sentence and their turkish translations:
Fransızca'nızdan çok etkilendim.
Fransızcayı nerede kullanıyorsun?
Ona Fransızcada yardım et.
Tom Fransızca öğreniyor mu?
Tom Fransız eğitimi görüyor.
Tom, Fransızca mı çalışıyor?
Tom'un iyi bir Fransızca iletişimi var.
Neden Fransızca çalışmıyorsun?
Bana Fransızca çalıştırma.
O, Fransızcaya hakim olmaya çalıştı.
- O, Fransızca konuşabilir.
- O Fransızca konuşabiliyor.
Tom zaten Fransızca çalışıyor.
Tom sık sık Fransızca çalışmıyor.
Ben sık sık Fransızca çalışmam.
Bugün Fransızca çalıştım.
Ona Fransızca konusunda yardım et.
Fransızcamda bana yardım edebilir misin?
Tom Fransızca okuduğunu söylüyor.
Bugün Fransızca çalışmayalım.
Canım bugün Fransızca çalışmak istemiyor.
Tom bir Fransız aksanıyla konuşur.
Tom Fransızcada bana yardın eder.
Ne sıklıkta Fransızca çalışıyorsun?
Dün gece Fransızca çalıştım.
Tom Fransızca okumayı sevmiyor.
Tom'un Fransızcası nasıl?
Tom her akşam Fransızca çalışıyor.
Günde kaç saat Fransızca eğitimi alıyorsun?
5 yaşında Fransız bir çocukla karşılaştık
Bütün günü Fransızca çalışarak geçirdim.
- Fransızca çalışıyorum.
- Fransızca okuyorum.
Tom Fransızcanın oldukça iyi üstesinden gelebilir.
Fransızcada zorluğum var.
Tom Fransızcada çok iyidir.
Tom, Mary'nin Fransızca okuduğunu biliyordu.
Tom İngilizceyi farklı bir Fransız aksanıyla konuşuyor.
Fransızca okumalısın.
Fransızcama odaklanıyorum.
Tom günde kaç saat Fransızca çalışır?
Tom Fransızca konuşabilir.
Dün gece üç saat Fransızca çalıştım.
Sanırım geçmek için yeterince iyi Fransızca konuşabilirim.
Tom İngilizceyi Fransız aksanıyla konuşur.
Tom Fransızcada çok iyi değil.
Her gün bir saat Fransızca çalışıyorum.
Tom benim fransızca çalışmak zorunda olduğumu söyledi.
Tom, Fransızca okumayı bıraktı.
Tom, akşam yemeğinden sonra her gün Fransızca çalışıyor.
Tom her gün Fransızca çalışıyor mu?
Tom bütün günü Fransızca telaffuz çalışarak geçirdi.
O, Esperanto'yu hafif bir Fransız aksanıyla konuşuyor.
O, hızla Fransızca öğrendi.
Fransızca öğrenmeye niyetli.
1962'ye kadar Cezayir bir Fransız mandasıydı.
Sanırım Fransızcada gerçekten o kadar iyi değilim.
Fransızca konuşuyorum.
Kız kardeşin hem İngilizce hem de Fransızca'ya hakimdir.
Tom İngilizceyi farklı bir Fransız aksanıyla konuşuyor.
Tom, Fransızca okumaktan hoşlanıyor.
Tom Fransızca okumalı.
Kesinlikle Fransızcada daha iyi oldun.
Her gün Fransızca çalışır mısın?
Şimdi Fransızca çalışıyorum.
Haftada üç kez Tom'la Fransızca çalışırım.
Hepimiz Fransızca konuşuruz.
Bir park bankında oturdum ve Fransızca çalıştım.
Fransızcaya aşina olmayanlar için Seviye 1'leri vardı
Tom Fransızcayı mükemmel bir şekilde konuşur.
Fransızca çalışarak bir haftada en az üç saat geçiririm.
- Tom, günde üç saat Fransızca eğitimi almaya karar verdi.
- Tom günde üç saat Fransızca çalışmaya karar verdi.
Tom'un Fransızca okumasına gerek yok.
Tom Fransızcada benden çok daha iyidir.
Bana Fransızcamda yardım etmek için bu hafta sonu biraz zamanın olacak mı?
Tom ve ben birlikte Fransızca çalışıyoruz.
Tom bana Fransızcada ondan daha iyi olduğunu söylüyor.
Tom, Fransızca öğrenmediğini söylüyor.
Tom'un Fransızca öğrenmesine gerek yoktu.
Uzun süredir Fransızcayı kullanmadım ve birçok kelime unuttum.
Bana İngilizcemde yardım edersen, sana Fransızcanda yardım ederim.
Tom Fransızcada yeterli.
Tom odasında Fransızca çalışıyor.
O ne Fransızca ne de Almanca bilir.
Tom, Fransızca öğrenmesi gerektiğini söylüyor.
Tom, Mary'ye Fransızca okuyacağını söyledi.
Tom, Fransızca öğrenmeyeceğini söylüyor.
Tom, Fransızca okumam gerektiğini söylüyor.
Fransızca konuşmada iyisin, değil mi?
Her gün üç saat Fransızca öğrenirim.
- Tom, Fransızca öğrenmek istemediğini söyledi.
- Tom, Fransızca okumak istemediğini söyledi.
Niçin Fransızcan çok iyi?
Fransızcada akıcı olmak için Fransızca konuşan bir ülkede yaşamak gerekli midir?