Examples of using "умным" in a sentence and their turkish translations:
Tom akıllı görünüyor.
Tom akıllıydı.
Sami akıllıydı.
- Tom zeki bir çocuğa benziyor.
- Tom akıllı bir çocuk gibi görünüyor.
Ben her zaman akıllıydım.
Adams, akıllı bir adamdı.
Tom her zaman akıllıydı.
O, bilge görünmüyor, değil mi?
- Keşke daha zeki olsaydım.
- Keşke zeki olsam.
Akıllı bir çocuğa benzemiyordu.
Çok akıllı olduğunu düşünüyorsun.
Tom çok akıllı görünmüyor.
Akıllıca bir karar değildi.
O satıcı oldukça akıllı görünüyor.
Onları zeki görünmek için taktım,
Mary, Tom'un çok da zeki olduğunu düşünmüyor.
O zeki ve pratik birisiydi.
Lincoln iyi bir siyasetçi ve akıllı bir avukattı.
İnsanların Tom'un zeki olduğunu düşündüklerine inanamıyorum.
Kendini akıllı zanneden bir aptal başka bir aptaldan daha kötüdür.
Ben zeki olduğumu düşünüyorum.
Sence sınıfındaki en zeki çocuk kim?
- Akıllı görünüyorsun.
- Zeki görünüyorsun.
Keşke ben sizin kadar akıllı olsam.
Dün zekiydim ve dünyayı değiştirmek için çalıştım ve bugün akıllandım ve kendimle başladım.
Ona inanmayacak kadar akıllı olmalıydım.
Keşke senin kadar akıllı olsam.