Examples of using "приговор" in a sentence and their turkish translations:
Senin suçun kanıtlandı.
özellikle o kişiyi cezalandırıyorsanız.
Juri bir suç kararını onayladı.
Hakim mahkeme kararını okumaya başladı.
Tom suçlu bulundu.
O sadece ceza uyguladı.
Hakim juriden bir karara varmalarını istedi.
- Tom'un cezası henüz kesinleşmedi.
- Tom henüz hüküm giymedi.
Tom henüz mahkum edilmedi.
Üstelik cezası hapis cezası
Bu benim cümlem.
Cümleyi değiştirmelisin.
Mahkûm uyuşturucu satıcısı ölüm cezasını ömür boyu hapis cezasına düşürtmek için yetkililere boyun eğmeye istekliydi.