Examples of using "прибытии" in a sentence and their turkish translations:
Tom'un varışı bana derhal bildirildi.
Girişte, itfaiye yanan evi keşfetti.
Onu onun varışından haberdar ettim.
O, havaalanına vardıktan sonra karısı ile bir telefon görüşmesi yaptı.
Tokyo'ya varınca ona bir mektup yazdım.
Uşak Bay va Bayan Smith'i haber verdi.
Ama bir sorun var. Cooper atmacaları geleceklerini biliyor.
Havaalanına vardığımda onu aradım.
Gelişim hakkında onu bilgilendirdim.