Examples of using "полюса" in a sentence and their turkish translations:
manyetik kutuplar
bir kutuptan giriyor
dünyanın kuzey kutbundan içeriye
manyetik kutuplar yer değiştirdiğinde
manyetik kuzey kutbundan içeriye giriyor
üstelik bir de manyetik kutuplar da yer değiştiriyor
Üçüncü Kutup Konseyini kuralım,
Güney Kutbu civarındaki bölgeyi araştırdı.
işte bu da manyetik kuzey kutbunun yer değiştirmesinden kaynaklı
devam ederse, sadece kutuplarda gördüğümüz
az önce söylemiştim manyetik alan bir kutuptan çıkıyor
mıknatısın bir kutbundan çıkıp diğer kutbuna doğru giderek
Onun Güney Kutbundan döndüğünü gazetede gördüm.
Uranüs, ekseninde çok fazla yana yatar öyle ki yan tarafı etrafında döner. Bu yüzden, kutupları bazen neredeyse direk güneşi işaret eder.