Examples of using "положил" in a sentence and their turkish translations:
Onları nereye koydun?
Tom kitabı indirdi.
Tom kaşığını indirdi.
Tom çatalını yere bıraktı.
Tom kalemini düşürdü.
Onu kutuya koyuyorum.
Tom onu kutuya koydu.
Ben onu çekmeceye koydum.
Ketçabı nereye koydun?
Anahtarları nereye koydum?
Anahtarları nereye koydun?
Onu masana koydum.
O, ellerini onun alnına koydu.
Tom cüzdanını masanın üstüne koydu.
Tom tabancasını yastığın altına koydu.
Tom anahtarlarını nereye koyduğunu biliyordu.
Tom her şeyi ait olduğu yere geri koydu.
Tom çayına bal koydu.
Ödül parasını bankaya yatırdı.
Onu oraya kim koydu?
Tom masaya otuz dolar koydu.
Anahtarlarımı nereye koydum?
Tom eşyalarını çantasına koydu.
Tom Mary'nin mezarına çiçekler koydu.
Tom anahtarlarını nereye koyduğunu sana söyledi mi?
Tom anahtarı cebine koydu.
Tom gözlüklerini nereye koyduğunu unuttu.
Tom parasını kutuya koydu ve sonra kutuyu çekmeceye koydu.
Sererim böyle altınları yatardım üzerinde
O, başını yastığa koydu.
O, kitabı masanın üstüne koydu.
Tom anahtarlarını cebine koydu.
- Bacak bacak üstüne attı.
- O ayak ayak üstüne attı.
Tom silahı yere koydu.
Tom başını yastığa koydu.
Tom çantasını masaya koydu.
Tom gazeteyi masaya koydu.
Tom zarfı masaya koydu.
- Tom çantaya ne koydu?
- Tom torbaya ne koydu?
Kitabı masaya koydum.
Tom parayı cebine koydu.
Onu nereye koyduğunu unuttum.
Tom anahtarlarını nereye koyduğunu hatırladı.
Tom sabunu sabunluğa koydu.
Tom anahtarlarını cebine koydu.
Onu masaya koydum.
Onu kutunun içine koydu.
Tom bebeği bir battaniyenin üstüne yatırdı.
Tom tavayı lavaboya koydu.
Tom notu cebine koydu.
Tom kitabı rafa koydu.
Tom başını masaya koydu.
Parayı kasaya koydum.
Ellerimi masanın üzerine koydum.
O, kahvesine şeker kattı.
Tom onu kutunun içine koydu.
Tom klasörü masaya koydu.
Tomás masaya çok kitap koydu.
Tom haritayı masaya koydu.
Tom bıçağı masaya koydu.
Tom kitabı masaya koydu.
Bu kağıdı buraya kim koydu?
Bunu çantaya koydum.
Ceketimi masanın üzerine koydum.
Tom pasaportunu cebine koydu.
Gazeteleri koltuğun yakınına koydum.
O şeyi nereye koydum?
Kutuya ne koydun?
Tom anahtarlarını nereye koyduğunu biliyordu.
Tom elmaları masaya koydu.
Tom parasını kasaya koydu.
Doktor beni yatağa yatırdı.
Ben onu çekmeceye koydum.
Ellerini omuzlarıma koydu.
Tom anahtarlarını yemek masasına koydu.
Biri senin masanın üzerine bir zarf koydu.
O, bütün parasını kutuya koydu.
Tom'un anahtarlarını nereye koyduğunu biliyor musun?
Kayakları arabanın üstüne koydu.
O, telefonu kapattı.
O, çantasını masaya koydu.
Tom telefonu kapadı.
Tom kitabı masanın üstüne koydu.
Babam elini omzuma koydu.
- Tom'un çantaya koyduğu neydi?
- Tom'un torbaya koyduğu neydi?
Tom omzuma elini koydu.
Şemsiyemi nereye koyduğumu unuturum.
Tom şapkasını masaya koydu.
Tom günlüğü çekmeceye koydu.
Elini omzuma koydu.
Hırsız gözlerini o eve dikti.