Examples of using "неподалеку" in a sentence and their turkish translations:
Onun evi yakın olmasına rağmen, onu nadiren görüyorum.
Köpek balığının etrafında yüzüp kokusunu aldığını gördüm. "Olamaz, yine aynı kâbusu yaşayacağız."
Karım yakındaki bir süpermarketten sebze satın alır.