Examples of using "коренные" in a sentence and their turkish translations:
- Hükümet radikal değişiklikler yapmak zorunda.
- Hükümet radikal reformlar yapmak zorunda.
Kıptiler Mısırlı yerli Hıristiyanlardır.
Yerli Amerikalılar ok ve yayla savaştılar.
Yerlilere uzun süre kurak havayla işkence yapıldı.
Sert ve dramatik bir değişimle karşı karşıyayız biliyoruz.
Yerli Avustralyalılar, binlerce yıl boyunca kanguru yemişler.