Examples of using "еде" in a sentence and their turkish translations:
Yiyecek hakkında konuşalım.
Yiyeceğine dokunmadın.
sürekli yiyecek,
Önden buyuralım ve yiyelim.
Tom'un biraz yiyeceğe ihtiyacı vardı.
Tom yediği hakkında seçicidir.
Yemek hakkında pek müşgülpesent değilim.
Yemeği hakkında çok müşkülpesenttir.
Buzdolabı gıdanın bozulmasını engeller.
Yiyeceği hakkında çok titizdir.
Tom yiyeceği hakkında çok titiz.
Tom yemeğine güçlükle dokundu.
Mary yemeğine neredeyse hiç dokunmadı.
O abur cubur bağımlısıdır.
Tom yemeğine dokunmadı.
Kocan yemek seçiyor mu?
Artık yiyecek sıkıntısı yok.
işte bu besini sayesinde aslında
Tina kısa sürede Japon yemeklerine alıştı.
Yakında Japon yemeklerini yemeye alışırsın.
Bu tür yemeğe alışkın değilim.
Babam yiyecekler hakkında çok müşkülpesenttir.
Tom seçici bir yiyici.
Gerçekten Tayland yemeğini özlüyorum.
Ben yemek seçen bir tipim.
Çok fazla yeme hastalığa neden olabilir.
Şimdi yemeye başlamak üzereydik.
Neredeyse yemeğine hiç dokunmadın.
Japon yiyeceği ile ilgili düşüncen nedir?
Tom yemek yemeye başladı.
Ben hâlâ buradaki yemeğe alışkın değilim.
Lütfen yiyecek hakkında konuşmayı keser misin?
Böyle bir zamanda nasıl yiyecek düşünebilirsin?
Sadece yemek yemeyi düşünüyorsun.
Bütün bu yemek konuşması beni acıktırıyor.
Endişelenme anne. O yemek hakkında titiz değil. O her şey yer.
Tom yedikleri hakkında çok müşkülpesenttir.
Tom bazı gıda alerjileri var, bu nedenle o ne yediği konusunda dikkatli olmak zorunda.
Kısa sürede Japon yemeklerine alışacaksın.