Examples of using "доктор" in a sentence and their turkish translations:
Teşekkür ederim, doktor.
O bir doktor.
Doktor ilgilidir.
Teşekkür ederim, doktor.
Affedersiniz, Doktor.
Çok teşekkür ederim, doktor.
O doktor mu?
Bay Brown bir doktordur.
Jim doktoru seviyor.
Doktor, yardım et.
Çok teşekkür ederim, doktor.
Doktor çok geçmeden dönecek.
Doktor sen misin?
Bu ciddi mi, doktor?
Doktor her şeyi biliyor.
Tom'un erkek kardeşi bir doktordur.
1. Doktor: Evet, evet.
doktor civanım
Doktor onu ona verdi.
Doktor nabzıma baktı.
İzlenimin nedir, doktor?
Dr. Zamenhof Esperantoyu yarattı.
Doktor yaralarımı sardı.
Doktor hayatımı kurtardı.
Uçuşta bir doktor var mı?
Artık ben de bir doktorum.
Doktor sabahtan akşama kadar çalışır.
O yüzden iyi bir doktor bazen hayır der
Doktor hasta çocuğun üzerine eğildi.
Doktor onun hastalığını tedavi etti.
Dr Beyaz bizim tercümanımız olarak görev yapmıştır.
"Doktor" kelimesinin kısaltması "Dr." dir.
Doktor, karnım ağrıyor.
Kız bir doktor olduğunu hayal ediyor.
Bu doktorun yazdığı şeydir.
Doktor, bira içebilir miyim?
Doktor sigarayı bırakmasını önerdi.
O iyi bir doktor olacak.
O beyefendi bir doktor olmalı.
Doktor bir dakika içinde burada olacak.
Ben doktorum.
Doktor beni yatağa yatırdı.
Doktor ona içkiden uzak durmasını tavsiye etti.
Ünlü nörolog Dr. Viktor Frankl şöyle diyor,
NHH: Pekala, Dr. Tompkins, başlayalım.
- Doktoru ona sigarayı bırakmasını tavsiye etti.
- Doktoru ona sigarayı bırakması tavsiyesinde bulundu.
Doktor, hastanın göğsüne bir steteskop yerleştirdi.
Doktor hastaya şaraptan uzak durmasını emretti.
Doktor onu kurtarmak için zamanında geldi.
- O bir doktor değil.
- O, doktor değil.
Doktor beni kesin ölümden kurtardı.
Doktor, hafıza sorunlarım var.
Onun gittiği doktor ünlüdür.
Doktorum bana bir hafta evde kalmamı söyledi.
Doktor, kasığımda bir kaşıntım var.
Tom senin gerçek bir doktor olmadığını söyledi.
Bu doktor onun kanserini tedavi edebilir.
- Bir doktor musun?
- Doktor musun?
- Doktor musunuz?
O benim doktor olduğumu düşündü.
Şu adam profesör değildir, o bir doktordur.
Bize yardımcı olduğunuz için teşekkürler, doktor.
O, bir doktor değil.
- Gerçekten de doktor musun?
- Gerçekten de doktor musunuz?
Ben bir doktor değilim.
Doktor bana beyin sarsıntısı geçirdiğimi söyledi.
Doktor sabahtan akşama kadar çalışıyor.
Doktor, uzay ve zamanda yolculuk yapar.
Bunun hakkında ne düşünüyorsun, doktor?
- Ben bir doktor değilim fakat bir öğretmenim.
- Ben bir doktor değil fakat bir öğretmenim.
(Video) 1. Doktor: Tamam, tekrar göster.
Doktor ona dinlenmesi gerektiğini söyledi.
Doktor ona içkiden uzak durmasını tavsiye etti.
Doktor onun yatakta kalması konusunda ısrar etti.
Zeki doktor başbakanın hastalığını tedavi etmeyi başardı.
Dr. Miller, bir süre beklemenizi istiyor.
Doktor Tom'un sahip olduğu şeyin bulaşıcı olmadığını söyledi.
- Doktoru onu bir uzmana sevk etmek istiyor.
- Doktoru, onu bir uzmana göndermek istiyor.
Bu, doktorun Tom'dan çıkardığı mermi.
Dr. Patterson, bir psikolog, Koko'nun zekasını test etti.
Bir polis, doktor veya devlet memuru
Martin Luther isimli malum bir teoloji profesörü
Doktor hastanın sadece birkaç günlük ömrü olduğunu vurguladı.
Doktor midemi incelemek için X-ışınları kullandı.
Doktor gelinceye kadar acı içinde yattı.
Doktor, babamın sağlığıyla ilgili endişelerimi giderdi.
Dr. Patterson, işaret dili kullanarak bir goril ile iletişim kurdu.
Nobel ödüllü Dr. Yukawa 1981 yılında öldü.
Doktor hayatımı kurtardı.
Doktor sana soğuk algınlığın için herhangi bir ilaç verdi mi?
Dr. Clark, sizden bir iyilik rica edebilir miyim?
"Tamam, tamam," dedi doktor. "Ben kesinlikle ona bir göz atacağım.
O şimdi bir doktor.
Dr Jackson bu ay kaç operasyon yapmıştır?
- Doktor nabzımı ölçtü.
- Doktor nabzıma baktı.