Examples of using "девочку" in a sentence and their turkish translations:
Oğlan kızı öptü.
Kadın bir kız bebek dünyaya getirdi.
Ben bir kız görüyorum.
Mary bir kız bekliyor.
Zavallı kızı yalnız bırak.
Genç adam kızı boğulmaktan kurtardı.
O güzel bir kız gördü.
Şu kız iyi bir tokat istiyor!
Kız kaçırıldı.
Sen bir kıza benziyorsun.
Bu küçük kızı evlat edindi.
Küçük bir kız gibi görünüyorsun.
Cadı zavallı küçük kızı lanetledi.
Tom ve karısı bir kız evlat edindiler.
Tom'un karısının dün bir kız bebeği vardı.
Küçük kızı elinden tuttum.
Tom birazcık bir kıza benziyor.
- Tom ve Mary bir kızı evlat edindi.
- Tom ve Mary bir kız evlat edindi.
Çocuğa büyükannesinin anısına Sophia adı verildi.
Hayatı pahasına küçük kızı kurtardı.
Kızı görüyorum.
Bu kızı tanıyor musun?
Oradaki o kızı görüyor musun?
Bu küçük kızı hatırladık mı acaba
Geçen hafta güzel bir kız bebek doğurdu.
Tom bir kıza benzediğimi söylüyor.
Tom ve Mary Çin'den bir kızı evlatlık aldılar.
- Kız hakkındaki hikâye, haberlerdeydi.
- Kız hakkındaki anlatı haberlerdeydi.
Kızı ağır biçimde cezalandırma; onun huyuna git.
Kızı tanıyorum.
O bir kıza benziyor.
Geçen ay 25 yaşındaki kızımız bir kız doğurdu.
- Tom bir kız gibi görünüyor.
- Tom bir kız gibi gözüküyor.
- Tom bir kıza benziyor.
Polis kızın kayıp köpeğinin bir çırpıştırma resmini yapmasını istedi.
Kısa siyah saçlı küçük bir kız gördün mü?
Onların kendi çocukları olmadığı için küçük bir kızı evlat edinmeye karar verdiler.
O kızı daha önce gördüm.
Ben bir kız görüyorum.
Geçen gün kızı gördüm.
Kızı işe alacağım çünkü Fransızca konuşabiliyor.
İngilizceyi iyi konuşan bir kız tanıyorum.
- O elbisenin içinde küçük bir kıza benziyorsun.
- O elbisenin içinde küçük bir kız gibi görünüyorsun.
Babası avukat olan bir kız tanıyorum.