Examples of using "беженцев" in a sentence and their turkish translations:
Örgüt, mültecilere yiyecek sağladı.
Bir mülteci kampı kabustur.
Mülteciler arasında çok sayıda çocuk vardır.
ve her türden eziyet ve işkenceden kaçan
Sonuç şu; ABD çoğu kez mültecileri sınır dışı edip
Sayıları giderek artan iklim mültecileri de görüyorum.
Dadaab, Kenya'daki bir mülteci kampıdır.
sınırlarımızda yardım arayan mülteciler olmak üzere
yasalarımızdan tüm insanların insanlık onuruna saygılı olmasını talep etmeliyiz.
ama bu diğer mültecileri de etkiliyor.
ne yazık ki mülteci kampları, Mumbai'nin kenar mahalleleri,
Mülteci kamplarındaki sağlık koşulları çok kötüydü.
Mülteci Sözleşmesi, 2. Dünya Savaşı'ndan sonra,