Examples of using "Характер" in a sentence and their turkish translations:
Herkesin kendi karakteri var.
O küçük kız, babasının karakterine sahip.
Onun karakteri seninkine benzer.
Eğitim karakteri biçimlendirmeye yardım eder.
O yumuşak başlı.
Cathy'nin öfkesi var.
Yumuşak başlıyım.
Tom çabuk sinirlenir.
Ben yumuşak başlı değilim.
Onun güçlü bir karakteri var.
Pis bir karakteri var.
Kötü bir davranışın var.
Tom'un korkunç bir öfkesi var.
Tom'un kötü bir ruh hali var.
Tom'un çok kötü bir huyu var.
Köpeğiniz huysuz mudur?
Bu tür çalışma bir erkeğin karakterini güçlendirir.
Başarılarının sırrı tembel doğaları.
Her ulusun kendine özgü bir karakteri vardır.
Karakterimiz çevreden etkilenir.
ama bu huyumuz galiba hala devam etmekte
Modernizasyon planı, ülkenin karakterini tamamen değiştirdi.
büyüdüğün çevre senin karakterini belirler
Mary güçlü bir kişiliğe sahiptir.
- Onun ılımlı bir doğası var.
- Yumuşak tabiatlı bir insandır.
- Yumuşak bir tabiatı vardır.
Tom son derece babacan.
Bu bilgi gizlidir.
Tom yumuşak başlıydı.
Yeni bir aile içinse gece farklı bir engel teşkil ediyor.
Sence iklimimizin karakterlerimiz üzerinde bir etkisi var mı?
Tom iyi bir yönetici olmak için çok yumuşak
Çin'de yemek yeme alışkanlıkları son yıllarda hızla Amerikanlaşmaya başlamıştır.
Sence iklimimizin karakterlerimiz üzerinde bir etkisi var mı?
Güçlü karakteri olan bir kadındır.
Tom'un güçlü bir kişiliği var.
Neden bu kadar belalı oluyorsun?
Austerlitz Savaşı'ndan bir gün önce, Lannes'ın çabuk öfkesi onu