Examples of using "Британский" in a sentence and their turkish translations:
Tom'un bir İngiliz aksanı var.
Sonunda İngiliz pasaportumu aldım.
İngiliz mizahını anlamıyorum.
Boris Johnson, Donald Trump'ın İngiliz versiyonu.
Londra'dayken British Museum'u ziyaret etti.
İngiliz İngilizcesi Amerikan İngilizcesinden pek çok yönden farklıdır.
O bir İngiliz vatandaşı, ama Hindistan'da yaşıyor.
İngiliz Parlamentosu, Avam Kamarası ve Lordlar Kamarasına bölünmüştür.
Bizi British Museum'a götürür müsün?
İngiliz Parlamentosu Westminster Sarayı'ndadır.
Sen İngiliz mizahından anlamıyorsun.
İngiltere başbakanı David Cameron istifa etmeyi planlıyor.
İngiliz gemisi yakalandı ve Amerika Birleşik Devletleri'ne getirildi.
İngiliz Başbakanı Neville Chamberlain istifaya zorlandı.
İngiliz Yurtdışı Sefer Kuvveti, Dunkirk'te zor durumda bırakıldı.
İngiltere'de mi doğdun? İngiliz aksanın yok gibi görünüyor.