Examples of using "Roxo" in a sentence and their turkish translations:
- Siyah bir gözüm var.
- Siyah gözlerim var.
- Gözüm morardı.
Yeşil, mor ile iyi gitmez.
Bu mavi değil; mor.
Senin kara bir gözün var.
Tom'a o siyah gözü veren kişi benim.
Onun kazağı mordur.
Tom'un tuttuğu şişenin mor renkli bir etiketi vardı.
Mavi ve kırmızıyı karıştırırsanız, sonuç mordur.
Mavi ve kırmızıyı karıştırırsan mor elde edersin.
Kırmızı ile mavinin karışımından mor elde edildiğini biliyor muydunuz?
Marian siyah deri ceket, mor eşarp ve mor pantolon giyiyor. Kıyafeti onun üzerinde harika görünüyor.