Examples of using "Pare" in a sentence and their turkish translations:
Dur, dur!
Sızlanmayı bırak.
Lütfen dur.
Orada dur.
Burada dur.
Durma.
- Dur!
- Bırak!
Kes şunu!
Kes şunu!
- Dolaylı konuşmayı kes.
- Bin dereden su getirme.
- Lafı dolandırma.
- Kumardan vazgeç.
- Kumarı bırak.
Etrafta oynamayı bırak!
Film çekmekten vazgeç.
- Okumaktan vazgeç.
- Okumayı bırakın.
Dur. İstemiyorum.
Bakmayı kes.
Bağırmayı kes!
Aşırı tepki göstermeyi bırak.
Yalan söylemeyi bırak.
- Tartışmayı kesin.
- Tartışmayı kes.
Hayal kurmaktan vazgeç.
Sızlanmayı bırak.
Hemen onu durdurun.
Hemen dur.
Köşede dur.
Şarkı söylemeyi bırak.
Burada durma.
Çalışmayı kes!
Çok eziyetli. Onu durdurun!
Beni sorgulamayı kes.
- Onu durdurmayın.
- Ona engel olma.
Bu kadar saf olma.
Lütfen yürümekten vazgeç.
Şimdi ağlamayı bırak.
Böyle söylemeyi bırak!
Bu gürültüyü durdur!
Hava atmayı bırak.
Bana bağırmayı kes.
Onu yapmayı bırak.
Beni rahatsız etmeyi bırak.
Kendini suçlamaktan vazgeç.
Beni doğrulamayı bırak.
Dur, yoksa vuracağım.
Ona son vermek istiyorum.
Öyle konuşmaktan vazgeç.
Boşa zaman harcamaktan vazgeç.
- Hayal kurmayı kes.
- Hayal kurmayı bırak.
- Hayale dalma.
Derhal dur.
Para harcamayı kes.
Lütfen durma.
Beni incitmeyi bırak.
Mazeret beyan etmeyi bırak.
Beni mahcup etmeyi bırak.
Bizi korkutmayı bırak.
Beni korkutmayı bırak.
Hayal kurmaktan asla vazgeçme!
Sözümü kesmeyi bırak.
Lütfen onu hemen durdur.
Zamanımı israf etmeyi bırak.
Lütfen savaşı durdurun.
Lütfen ıslık çalmaktan vazgeç.
- Durmamı mı istiyorsun?
- Durmamı istiyor musun?
Konuyu değiştirmeyi bırak.
Dur. Bu komik değil.
Kibar olmaya çalışmaktan vazgeç.
- Dur!
- Bırak!
Benimle alay etmekten vazgeç!
Çok seçici olmayı bırak.
Benim hakkımda endişelenmeyi bırak.
Cümlelerimi çalmayı bırak.
- Lafı ağzında geveleme.
- Saçmalama.
- Bırak bu ayakları.
Her şeye burnunu sokma.
Tom'u korkutmayı kes.
- Lütfen bağırmayı kes.
- Lütfen bağırmayı bırak.
Onu yapmayı kes, Tom.
Parmaklarını çıtlatmayı kes.
Kırmızı trafik ışığı "dur" gösterir.
- O şarkıyı söylemeyi durdur.
- O şarkıyı söylemeyi kes.
O şarkıyı söylemeyi bırak!
Bu kadar toy olmayı bırak.
Lütfen yalan söylemeyi kes.
Lütfen çekiçle vurmayı bırakın.
Bu şarkıyı söylemeyi kesin.
- Sorunları daha da kötüleştirmeyi bırak.
- Sorunları kötüleştirmeyi durdur.
Zamanını boşa harcamayı kes.
şu an Ayasofya'yı tartışmayı bırakın Ayasofya yoktu bile
Kendinizi bir aptal yapmaktan vazgeçin.
Konuşmayı kesin.
Kes şunu! Onu rahatsız ediyorsun.
Bağırmayı bırak.
Erkek kardeşine vurmayı bırak.
Ateş etmeyin.
- Karşı koymaktan vazgeç!
- Direnmeyi bırak!