Translation of "Imagens" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Imagens" in a sentence and their turkish translations:

Revela belas imagens

hoş görüntüler ortaya çıkarıyor

Estas imagens são lindas.

Bu görüntüler güzeldirler.

Professor pode gravar essas imagens

bu görüntüleri öğretmen kayıt altına alabiliyor

Imagens de pouso na lua

Ay'a iniş görüntülerinde

Bom, chega de imagens poéticas.

İyi, yeterli şiirsel görüntüler.

Este livro tem muitas imagens.

Bu kitabın çok sayıda resimleri var.

O professor pode vender essas imagens

daha sonrasında öğretmen bu görüntüleri satabilir

As imagens estão ausentes ou excluídas

Görüntüler kayıp oluyor ve yahutta siliniyor

Imagens são os livros dos analfabetos.

- Görüntüler cahilin kitaplarıdır.
- Görüntüler okumamışın kitaplarıdır.

Qual é o seu editor de imagens favorito?

En sevdiğiniz resim düzenleme yazılımı hangisi?

As imagens térmicas revelam uma presa acabada de matar.

Termal görüntüleme avının taze olduğunu gösteriyor.

Se acelerarmos as imagens, revelamos o seu segredo letal.

Zamanı hızlandırınca ölümcül sırları ortaya çıkıyor.

Eu também não sei quem recebe essas imagens, mas?

aynı zamanda o görüntüleri kim alır bilmiyorum ama?

Você consegue dizer a diferença entre estas duas imagens?

Bu iki resim arasındaki farkı söyleyebilir misin?

Mas uma câmara de imagens térmicas deteta o calor corporal.

Ama termal görüntüleme yapan bir kamera sıcak vücutları görebilir.

As imagens térmicas revelam uma rede de capilares na pele...

Termal görüntüleme, deriye yakın bir kılcal damar ağının...

Salve as imagens dos alunos e publique-as na internet

öğrencilerin görüntülerini kaydedip internette yayınlayabilirmiş

As imagens de seus filhos serão compartilhadas em um só lugar!

senin çocuklarının görüntüleri bir yerde paylaşılacakmış!

Anunciou que as imagens originais de pouso na Lua foram excluídas

Ay'a iniş görüntülerinin orjinallerinin silindiğini açıkladı

Uma câmara de imagens térmicas permite-nos contornar a falta de luz.

Termal görüntüleme yapan bir kamera gece karanlığını delmemizi sağlıyor.

'Não senhor, se você gravar imagens sem a permissão dos pais no Zoom,

' yok efendim Zoom da velilerden izin almadan görüntüleri kayıt ederseniz,

Não houve diferença entre as imagens do pouso na lua e a simulação

Ay'a iniş görüntüleriyle simülasyonun arasında fark yoktu

As imagens térmicas revelam uma estratégia notável. A leoa separa-se do grupo desregrado.

Termal görüntüleme, şahane bir stratejiyi gözler önüne seriyor. Dişi aslan, intizamsız sürüden ayrılıyor.

O progresso em perspectiva e profundidade agora permitiu a criação de imagens mais realistas

Perspektif ve derinlikteki ilerleme artık daha gerçekçi resimlerin çizilmesini sağlıyordu

Uma música que não transmite sensações, imagens, pensamentos ou memórias é somente ruído de fundo.

Hisleri, görüntüleri, düşünceleri ya da anıları iletmeyen müzik sadece arka fon gürültüsüdür.