Translation of "Grama" in Turkish

0.046 sec.

Examples of using "Grama" in a sentence and their turkish translations:

- Não pise na grama.
- Não pise a grama.

Çimlere basmayın.

Tom deitou na grama.

Tom çimin üzerine uzandı.

Não cresce grama aqui.

Burada ot yetişmez.

Não toque na grama.

- Lütfen çimlere dokunma.
- Lütfen çimlere dokunmayın.

Odeio cortar a grama.

Çim biçmekten nefret ediyorum.

O gado come grama.

Sığırlar otla beslenirler.

A grama é verde.

Çimen yeşildir.

Ele está deitado na grama.

O, çimde uzanıyor.

Ovelhas se alimentam de grama.

Koyunlar otla beslenir.

Tom está deitado na grama.

Tom çimenin üzerinde yatıyor.

Tom está cortando a grama.

Tom çimi biçiyor.

Ele estava deitado na grama.

O çimlerin üzerinde yatıyordu.

Nós nos deitamos na grama.

Biz çimlerin üzerinde uzandık.

Não há grama na Lua.

Ayda hiç ot yoktur.

Não deite na grama úmida.

Nemli çim üzerinde yatma.

Tem grama verde no campo.

- Sahada yeşil çimler var.
- Sahada yeşil çim var.
- Zeminde yeşil çimen var.

Eles estavam deitados sobre a grama.

Onlar çim üzerinde uzanıyorlardı.

Ele pode ouvir a grama crescer.

O, büyüyen çimi duyabiliyor.

Eu adoro andar descalço na grama.

Çimlerin üzerinde çıplak ayakla dolaşmayı severim.

A grama está com uma boa aparência.

Çim güzel görünüyor.

Cortarei a grama amanhã se não chover

Yarın yağmur yağmazsa çimi biçeceğim.

Não deixe este país ir um grama além

bu memleket bir gram ileri gitmesin

A grama do vizinho é sempre mais verde.

- Komşunun tavuğu komşuya kaz görünür.
- Davulun sesi uzaktan hoş gelir.

- As vacas comem grama.
- As vacas comem capim.

İnekler ot yer.

Você poderia me emprestar seu cortador de grama?

Çim biçme makineni ödünç alabilir miyim?

Não tivemos uma aula de grama com İbrahim Müteferrika!

İbrahim Müteferrika dan bir gram ders almamışız yahu!

Você tem um cortador de grama para me emprestar?

Ödünç alabileceğim bir çim biçme makinen var mı?

Eu vou cortar a grama amanhã, se não chover.

Yağmur yağmazsa yarın çimleri biçeceğim.

O cortador de grama precisa de gasolina para funcionar.

Çim biçme makinesini çalıştırmak için benzin gerekiyor.

Tom sentou-se na grama ao lado de Maria.

Tom Mary'nin yanındaki çimenlerin üzerinde oturdu.

O Tom nem sabe ligar um cortador de grama.

Tom bir çim biçme makinesini bile nasıl başlatacağını bilmiyor.

Há muitas árvores altas e diferentes tipos de grama na mata.

Ormanda çok yüksek ağaçlar ve farklı çim çeşitleri vardır.

Quanto Tom te pagou para cortar a grama do seu jardim?

Çimini biçmek için Tom sana ne kadar para verdi?

Para não beneficiar nem um grama, você é contra esse programa em cooperação

bir gram bile faydalanmamak için el birliğiyle bu programa karşısınız

Pela manhã, é bom tocar os pés descalços no orvalho sobre a grama.

Sabah, çimlerin üzerinde çiy yalınayak dokunmak iyidir.

Quando garoto eu costumava deitar de costas na grama e olhar as nuvens brancas.

Çocukken çimenlere sırtüstü uzanıp beyaz bulutları seyrederdim.

Tenha cuidado para não derramar gasolina ao encher o tanque de seu cortador de grama.

Çim biçme deposunu doldururken benzin dökmemeye dikkat edin.

- Meu cachorro às vezes come mato.
- Meu cachorro às vezes come grama.
- Meu cachorro às vezes come capim.

Benim köpeğim bazen ot yer.

- Minha mãe me disse para eu aparar o gramado.
- Minha mãe me disse que aparasse o gramado.
- Minha mãe me disse que cortasse a grama.

Annem çimi biçmemi söyledi.