Translation of "Garganta" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Garganta" in a sentence and their turkish translations:

Minha garganta dói.

Boğazım ağrıyor.

Ele limpou a garganta.

Boğazını temizledi.

Tenho nó na garganta.

Boğazımda gıcık var.

Tom limpou a garganta.

Tom boğazını temizledi.

Estou com a garganta seca.

Benim boğazım kuru.

Mary está limpando a garganta.

Mary boğazını temizliyor.

A sua garganta está doendo?

Boğazın acıyor mu?

Eu estou com dor de garganta.

Boğazım ağrıyor.

Fiquei com uma espinha entalada na garganta.

Boğazımda yapışmış bir balık kılçığı var.

Tom limpou a garganta e continuou falando.

Tom boğazını temizledi ve konuşmaya devam etti.

Minha garganta dói quando eu engulo algo.

Yutarken boğazım ağrıyor.

A minha garganta está um pouco seca.

Benim boğazım biraz kuru.

A minha garganta está um pouco ressecada.

Boğazım biraz kuru.

Estou com dor de garganta e febre.

Benim boğaz ağrısı ve ateşim var.

Existe algum remédio caseiro para garganta seca?

Boğaz kuruması için ev yapımı herhangi bir ilaç var mı?

A garganta me dói bastante quando engulo.

Yutkunduğum zaman boğazım gerçekten acıtıyor.

Emitimos sons de garganta que não estão em turco

Türkçe'de olmayan gırtlak sesleri çıkartıyoruz

Você está com febre e a sua garganta dói?

Ateşin var mı ve boğazın ağrıyor mu?

Você está com dor de cabeça e garganta inflamada?

Başın ağrıyor mu ve boğazın acıyor mu?

Sofro de muitas dores na garganta, por fumar em excesso.

Çok fazla sigara içtiğim için boğazım ağrıyor.

Estou com a garganta inflamada e com um pouco de febre.

Boğazım ağrıyor ve hafif bir ateşim var.

Toda a vez que penso em Tom, sinto um nó na garganta.

Tom'u ne zaman düşünsem, boğazımda bir yumru hissediyorum.

Se você comer demais disso, você poderá ter uma dor de garganta.

Bu yiyeceği çok fazla yersen boğazın ağlayabilir.

Então as partículas teriam que aterrissar na sua garganta ou vias aéreas superiores.

Sonra bu partiküllerin boğazınıza ya da üst solunum yolunuza ulaşması gerekir

Já que você está com dor de garganta e febre, você deveria provavelmente ficar na cama.

Boğaz ağrısı ve ateşin olduğundan, muhtemelen yatağında kalmalısın.

Destemido e desafiador até o fim, ele morreu com uma flecha inglesa na garganta, ao lado da

. Korkusuz ve sonuna kadar meydan okuyan o , ordusunun çoğunun yanında boğazında bir İngiliz okuyla öldü