Examples of using "Emergência" in a sentence and their turkish translations:
Bu acil bir durumdur.
Acil bir durumdu.
Acil bir durumumuz var.
Acil durumda, 119'u arayın.
Acil bir durumda, hızlı davranır mısınız?
Acil çıkışı kullanın!
Senin acil durumun nedir?
Acil durum yöntemlerine başlamamız gerekiyor.
O binanın ilk yardım çıkışı yok.
Acil bir durumda, 110'u çevirin.
O acil durum butonuna bastı.
Acil çıkışı nerede?
Tom acil butonuna bastı.
Tom bunun acil bir durum olduğunu söyledi.
Tom acil serviste.
Neyse ki acil durum telsizimiz var.
Tamam, acil durumda kullanılacak duman işareti bombaları.
Acil bir durumda, bu düğmeye basın.
Acil bir durumda, polisi arayın.
Acil durumda, camı kır.
Sen bana bunun bir acil durum olduğunu söyledin.
Bunun acil bir durum olduğunu düşünüyorum.
- Acil bir durumda birikimlerine baş vurabilirsin.
- Acil bir durumda tasarruflarınıza baş vurabilirsiniz.
Tom acil servise götürüldü.
Pilot çöle acil iniş yaptı.
Acil bir durumda, beni bu numaradan ara.
Acil bir durum için her zaman hazır olmak zorundasın.
Mary'yi acil servise götürüyorlar.
Artık başka seçeneğimiz yok, acil durum kurtarma ekibini çağırmalıyız.
Acil bir durumda, temsilcim ile temas kurun.
Acilde tedavi olduktan sonra, Richard Fitzpatrick iyileştiğini düşünmüştü