Examples of using "Deveriam" in a sentence and their turkish translations:
Bana teşekkür etmeliler.
kötü hissetmelisiniz
Onlar Tom'u dava etmeli.
Onu görmeliydin.
Herkes bunu bilmeli.
Erkekler çalışmalı.
Onlar göz ardı edilmeli.
ve şahitleri olması gerekiyordu
Onun öğretmenlerine saygı duyulmalı.
Siz çocuklar daha dikkatli olmalısınız.
Gerçekle yüzleşmelisin.
İnsanlar dans ediyor olmalı.
Onu daha fazla insan yapmalı.
- Onlar cehenneme gitmeli!
- Onların cehenneme gitmeleri gerek!
Ondan uzak durmalısınız.
Onlar kime sormaları gerektiğini bilmiyorlar.
Herkes en az iki yabancı dil öğrenmelidir.
Filmi görmeliydin.
Geçen ay evlenmiş olacaklardı.
Çocuklar okula gitmelidir.
Onlar Tom'a güvenmemeli.
Dokuzda burada olmaları gerekiyordu.
Daha dikkatli olmalıydın.
Bu kurabiyelerdeki şekeri azaltmaları gerekir.
Çocuklar şarap içmemeli.
İnsanların gerçekçi beklentileri olmalı.
Onlar onu yapmamalı.
O kadından uzak durmalısınız.
Resmi görmeliydiniz.
Öğrenciler geç kalmamaya çalışmalıdır.
Doktorlar ve hastaneler herkese yardım etmelidir.
Kime sorman gerektiğini bilmiyorsun.
Tüm gerçekler konuşulmamalı.
İnsanlar hayvanları istismar etmemeli.
Öğrenciler nasıl yanıtlamaları gerektiğini bilmiyorlardı.
İnsanlar birbirlerini sevmeliler.
Bence Tom ve Mary evlenmeli.
ve buna güvenilen bitiş sözlerine
Ona teşekkür etmelisin.
Öğrenciler boş zamanlarını iyi şekilde kullanmalılar.
Bunu okumalısın.
Çocuklar her gün süt içmeliler.
Hareket etmemeleri gerektiğini onlara söyledim.
Daha fazla gülmen gerek.
Sen dikkat etmelisin.
Susamış çocuklar su içmeli.
Ne öğrenciler ne de öğretmenler öğrenmeyi durdurmalı.
Tom ve Mary asla birlikte seyahat etmemeliydi.
Öğrenciler, okuma yeteneklerini geliştirmeliler.
100 dolar yolculuk için tüm giderlerini karşılayacaktır.
Anne ve babalar, çocuklarının bulunduğu yerleri izlemelidir.
Anne babalar, çocuklarının etkinliklerini izlemelidirler.
Herkesin bir yabancı dil eğitimi yapması gerektiğini düşünüyorum.
İnsanlar dünyanın değiştiğini anlamalılar.
- Burada olmamalısın.
- Burada olmamalısınız.
Gösteri çok ilginçti. Onu görmeliydiniz.
Bana güvenmelisin.
Ondan uzak durmalısın.
Bunu atmalısın.
Uyuman gerek.
Burada konuşmamalısın.
Tom insanların herkesin önünde yemek yememeleri gerektiğini düşünüyor.
Bizi aramalıydın.
Bu suyu içmemelisin.
Dan'in cümleleri tüm dillere tercüme edilmelidir.
- Sanırım diyet yapsan iyi olur.
- Bence bir diyet yapsan iyi olur.
O çocuktan uzak durmalısın.
O havuzda yüzmemelisiniz.
Onu yazmamalıydın.
Önce bana danışmalıydın.
Sen araba sürmemelisin.
Onu almamalıydım.
Ebeveynler çocukları ile kaliteli zaman geçirmeliler.
Sanırım oturmalısın.
Çocuklar ebeveynlerine itaat etmeliler.
Ona gerçeği söylemelisin.
Gerçekten korsan yazılım kullanmamalısın.
Tom okulların çocuklara otoriteye itaat etmeyi öğretmeleri gerektiğini düşünüyor.
Tom'un örneğini takip etmelisin.
İnsanlar onun hakkında uyarılmalı.
Onunla konuşmaya gitmelisin.
Kardeşler kavga etmemelidir.
Tom hakkında konuşmamalısın.
"Evlenmemelisin." "Çok geç. Biz geçen hafta Vegas'ta evlendik."
Sigara içmemelisin.
İnsanlara cinsiyetlerine göre farklı muamele yapmamalısın.
Tom'a gerçeği söylemeliydin.
Birkaç hafta Boston'da kalmalısın.
- Orada olmalıydın.
- Orada olmalıydınız.
Beni dinlemeliydin.
Başkalarının zayıflığından yararlanmamalısın.
Resim harikaydı. Onu görmeliydin.
- Bununla ilgili her şeyi Tom'a sormalısın.
- Tom'a bunların hepsini sormalısınız.
Tom'un mektubunu okumamalıydın.
Sen gelecekten korkmaman gerekir.
Sana yardım etmeme izin vermeliydin.
Zamanını en iyi şekilde kullanmaya çalışmalısın.
Bunu bir fırsat olarak düşünmelisin.
Bize katılmalısın.
Önce benimle konuşmalıydın.