Examples of using "Casada" in a sentence and their turkish translations:
O evli mi?
- Ben evliyim.
- Evliyim.
Kız kardeşim evlidir.
O evli değil.
Onun evli olup olmadığını merak ediyorum.
Onun evli olup olmadığını merak ediyorum.
Ben evli bir kadınım.
O bekar mı yoksa evli mi?
Mary evli bir kadın.
O evli bir kadındır.
Evli misin?
- O bir yabancı ile evli.
- O, bir yabancıyla evli.
Tom Mary'nin evli olduğunu biliyordu.
Ben evliydim.
Evlisiniz ve çocuklarınız var.
O bir Almanla evlidir.
Ben asla evli bir kadınla dışarı çıkmak istemem!
O benim bir kuzenimle evli.
Tom'la hâlâ evlimisin?
Onun evli olduğunu bilmiyordum.
Tom'un küçük kızı evlidir.
Tom, Mary'nin evli olduğunu bilmiyordu.
Ben evliyim.
Hayır, evli değilim.
Hâlâ evli misin?
Hiç evlendin mi?
Tom Mary'nin zaten evli olduğunu bilmiyordu.
Gerçekten evli misin?
Tom Mary'nin evli olup olmadığını sordu.
Mary, Tom ile evli değil, değil mi?
Onun evli iki çocuklu olduğunu duydum.
Tom sadece Mary'nin zaten evli olduğunu öğrendi.
Mary'nin evli olduğunu Tom'a söylemedim.
Evli değilsin, değil mi?
Hâlâ onunla evli misin?
O zaman evliydim.
Tom'un Mary'nin zaten evli olduğu hususunda hiçbir fikri yoktu.
Zaten evli misin?
Onun kocası Amerikalıdır.
Evli olduğumu biliyordun.
Evliyim ve iki oğlum var.
Tom'un çıktığı kadın 4 kez evlendi.
- Ben bekarım.
- Ben evli değilim.
Neden henüz evli değilsin?
Ben zaten senin yaşında evliydim.
Evli olduğunu bana hiç söylemedin.
Tom bana senin evli olduğunu söyledi.
Sen zaten evlisin, değil mi?
Evliyim ve iki oğlum var.
- Ne kadar süredir evlisin?
- Kaç yıllık evlisiniz?
Bildiğim kadarıyla, o hâlâ bekâr.
Bildiğim kadarıyla, o hâlâ bekâr.