Examples of using "Aprende" in a sentence and their turkish translations:
Öğren!
İtalyanca öğren.
Tom hızlı öğrenir.
O hızlı öğrenir.
O hızlı bir öğrenci.
Hızlı öğreniyorsun.
- Öğren!
- Öğrenin!
Biz yazarak öğreniriz.
Öğreterek öğreniriz.
O, Brezilya'da Portekizce öğreniyor.
Tom oldukça hızlı öğrenir.
Asla öğrenmezsin, değil mi?
Ne zamandan beri Japonca öğreniyorsunuz?
Bazı insanlar asla öğrenmezler.
Niçin İspanyolca öğreniyorsun?
Esperantoyu nasıl öğreniyorsun?
O Çince öğreniyor.
Biri asla tarihten öğrenmez.
Yaşa ve öğren.
Yaşa ve öğren.
Ne kadar çok öğrenirsen, o kadar çok öğrenmek istersin.
- Bir dili hatalar yapmadan öğrenemezsiniz.
- Bir dili hata yapmadan öğrenemezsin.
Çevirmen sürekli olarak kendisi hakkında yeni şeyler öğrenir.
Üniversitede tarih okuyor.
Tom her zaman çalışıyor ama bir şey öğreniyor gibi görünmüyor.
Daha fazla öğreniyoruz, daha fazla öğrenmeliyiz.
Temel kuralları öğrenir öğrenmez o oyun kolaydır.
Bir şey öğrendiğinizde ya bu bilgi kesin doğrudur deyip bunu
ama insan acılardan ve zorluklardan, zaferlere ve kolay şeylere kıyasla
Guglielmo bildiğim en iyi öğrencidir. O anında öğrenir ve olağanüstü bir hafızaya sahiptir.
Üniversitede tarih okuyor.