Examples of using "Wrócił" in a sentence and their turkish translations:
Erkek yine geldi.
O iki gün sonra geri geldi.
Japonya'ya geri döndü.
O, atölyeden döndü.
Tom çoktan döndü.
Tom neden geri geldi?
Tom geri döndü mü?
- O, Amerika'dan geri geldi.
- Amerika'dan geri döndü.
- Amerika'dan döndü.
- O, Çin'den döndü.
- O, Çin'den geri geldi.
Tom az önce geri geldi.
O, Kanada'dan döndü.
Jamal akşam eve geri geldi.
Tom'un geri döndüğünü bilmiyordum.
Baba sağlığına kavuştu.
Uzun bir yokluktan sonra geri döndü.
O eve geri döndü.
Tom işe geri döndü.
- Henüz geri döndü mü?
- Daha dönmedi mi?
Tom kasabaya geri döndü.
İki gün sonra geri döndü.
Tom yatak odasına geri döndü.
Tom henüz geri gelmedi.
O, Osaka'dan ne zaman döndü?
Geçenlerde Fransa'dan döndü.
Tom'un geri gelmesini istiyorum.
O, kütüphaneden henüz geri döndü.
Dün yurt dışından döndü.
O saat onda eve geldi.
Akşam eve geç geldi.
Baba eve henüz geldi.
Takıma geri dönmeni istiyorum.
Tom yarın geri gelmemi istedi.
Tom Pazartesi sabahı geri döndü.
Tom oteline geri gitti.
Londra'dan ne zaman geri döndün?
Tom Boston'dan ne zaman döndü?
Tom az önce postaneden döndü.
Tom odasına geri döndü.
- Tom doğrudan eve geldi.
- Tom doğruca eve geldi.
O, on aylık bir uzaklaşmadan sonra evine geri döndü.
Gelecek hafta geri gelmeni istiyorum.
Babam eve dönmeden önce uykuya daldım.
Tom Boston'a geri gitmemi istiyor.
Tom tanık kürsüsüne döndü.
Tom eve geri gitti.
Byron dönmemek üzere İngiltere'den ayrıldı.
Tom, dün gece eve sarhoş geldi.
Tom koltuğuna geri gitti ve oturdu.
Kocasının eve gelmesine can atıyordu.
Tom, yıllarca gittikten sonra eve geri geldi.
Tom odasına döndü ve ve kapıyı kapattı.
Tom eve döndüğünde hava çoktan kararmıştı.
On yıldır evine ilk defa dönüyor.
Jim onu görme amacı ile Londra'ya geri döndü.
Biz tam gitmek üzereyken Tom eve geldi.
Tom eve Mary'nin beklediğinden daha erken geldi.
Anne babası dönmediğinden... ...o, onları bulmaya gidiyor.
O, doğduğu köye geri döndü, orada ömrünün son birkaç yılını geçirdi.
Tom eve gelir gelmez yatmaya gitti.
Bence eve dönsen iyi olur.
Rahatladım, o, eve sağ salim geldi.