Examples of using "Powinien" in a sentence and their turkish translations:
Hükümet, işbirlikçi olmalıdır.
O, bir aktör olmalıydı.
Tom özür dilemeli.
O, buraya varmalıydı.
Buralarda bir yerde olmalı.
Politikalar insanlara hizmet etmelidir.
Bazı kurşun kalemler almalıydı.
O yarına kadar işi bitirecektir.
Tom daha az konuşmalı.
Tom, Mary'ye ödemeliydi.
İlk kim gitmeli?
O, muhtemelen yakında gelecektir.
O çoktan varmış olmalıydı.
Tom bir şey yemeli.
Sağduyu galip gelmeli.
Tom cezalandırılmalı.
Tom sormalıydı.
Tom ne yapmalı?
Hangi tatlıyı yemeli?
Serbest piyasanın karar vermesi gerekir.
O hapiste olmalı.
Tom bir öğretmen olmalı.
Kara geceler işlerini biraz daha kolaylaştıracaktır.
- O buraya gelmemeli.
- Onun buraya gelmesi gerekmiyor.
Tom şimdiye kadar zaten yemeliydi.
Onu yapmamalıydı.
Birisinin Tom'la konuşması gerekiyor.
Tom burada olmalıydı.
Tom Boston'a geri gitmeli.
Tom onu yapabilmeli.
Bana güvenmeliydiniz.
- O, günahlarının cezasını çekmeli.
- Günahlarının bedelini ödemesi lazım.
Tom şimdi mutlu olmalı.
Biri onunla konuşmak zorunda.
Tom seninle gelmeliydi.
Tom söylemesi gerekenden daha fazlasını söyledi.
- Tom daha erken ayrılmalıydı.
- Tom daha önce ayrılmış olmalıydı.
Tom'un çok zamanı olmalı.
kalan yüzde 88 ile çalışmanız gerektiği.
Sen de Bay Kimura'yı tanıyorsun, değil mi?
Tom bu kadar çok yememeliydi.
Tom'un yaz mevsimini Boston'da geçirmesi gerekiyor.
Tom'un onu nasıl yapacağını bilmesi gerekiyor.
Tom muhtemelen doktora gitmeli.
Tom, bu kadar çok para harcamamalıydı.
Belki Tom doktora gitmeli.
Tom şimdiye kadar çoktan Avustralya'da olmalı.
Tom kesinlikle asla bunu yapmamalıydı.
Tom olduğu yerde kalmalı.
Tom bu fırsattan yararlanmalı.
Tom artık otuz civarında olmalı.
Tom yapmaması gereken bir şey yaptı.
Partide her erkeğin bir kravat takması gerekiyor.
Lütfen beşe kadar bekle, o zaman geri dönecek.
O, üniversiteye gidip gitmemesi gerektiğini bana sordu.
Sabah 9'a kadar havaalanına varmalı.
Herkesin görmesi gereken bir film bu.
Başkan azınlık görüşünü düşünmeli.
- İsrail haritadan silinmelidir.
- İsrail'in haritadan silinmesi gerekir.
Tom çocuklarına daha iyi bakmalı.
Tom Mary'nin araba sürmesine izin vermemeliydi.
Verginin kaldırılması gerektiği fikrindeyim.
Belki Tom çocuklarla kalmalıydı.
Tom Mary'ye yardım edebilirdi ve etmeliydi.
Bizden biri onunla konuşmalı.
Çok yalan söylememesi gerektiğini kendine söylemeye devam etti.
Tom Mary'nin parasını çalmamalıydı.
Tom'un Mary'den yardım istemesi gerekirdi.
Bizden biri Tom'la konuşmalıdır.
Kimsenin bunu yapma hakkı olmamalı.
Bu tatlı soğuk servis edilmelidir.
Zamanında gelmediği için Tom Mary'ye özür dilemelidir.
Uçak şimdiye kadar Kansai Havaalanına varmalıydı.
Herhangi birimizin gitmesi gerektiğini sanmıyorum.
Tom sözleşmeyi okuması gerektiği kadar dikkatlice okumadı.
Tom'un bu filmden hoşlanmayacağını düşünüyorum.
Tom'un Boston'a dönmesi gerektiğini sanmıyorum.
Tom bunu haftalar önce yapmalıydı.
Tom ne zaman gitmesi gerektiğine karar veremiyor.
Başbakan, hükümetin yeniden yapılandırılması gerektiğini kararlaştırdı.
Tom Mary'ye bunu nasıl yapacağını göstermeliydi.
Tamam, şuradan yolumuza bir bakalım. Enkaz şurada olmalı.
Yani uzak-UVC, bakterileri
Tom daha çok sebze yemeliydi ve et kadar değil.
Tom Mary'nin Boston'da olduğunu bilmeliydi.
Tom'un, çocukları ile birlikte evde olması gerektiğini düşünüyorum.
Bazıları Nixon'un yargılanması gerektiğine inanıyordu.
Umarım Tom yapması gereken şeyi yaptı.
Tom çocuklarının bizimle kamp yapmasına izin vermeliydi.
Tom'a pasaportunu yenilemeyi unutmadığından emin olması gerektiğini söyle.
Evli bir adamın asla unutmaması gereken bir şey onun evlilik yıl dönümüdür.
Tom, Mary'nin ne yaptığına karışmamalıydı.
Bu saat arızalı görünüyor.