Examples of using "Ogóle" in a sentence and their turkish translations:
- O, hiç tv seyretmez.
- O, hiç televizyon izlemez.
Hiç ateşlenir misin?
O, hiç televizyon izlemez.
Sırası gelmişken, nerelisiniz?
Bunu hiç anlamıyorum.
İngilizceyi hiç anlamıyorsun.
Hiç çalışmadım.
Ben hiç katılmıyorum.
Ben Almancayı hiç anlamıyorum.
Onu hiç anlamadım.
Ben hiçbir şey görmedim.
Bunun nasıl olduğu hakkında herhangi bir fikrin var mı?
hiçbir önemli sinyal bulamadık.
aynı zamanda benim sanatımı mümkün kılan şey.
Ben bu kenti hiç beğenmiyorum.
Onun fikirlerini hiç anlayamıyorum.
Tom niye burada ki?
Onun kim olduğu hakkında herhangi bir fikrin var mı?
O, hiç televizyon izlemez.
Siyasetle hiç ilgilenmiyorum.
Hiç umursamıyorum.
O yasal mı?
Tom biraz yaşlanmadı.
Biz gerçekten onu yaptık mı?
Ne fark eder ki?
Tom'un gelmesine hiç gerek yoktu.
Ben Almancayı hiç anlamıyorum.
- O, nadiren, kırk yılda bir, sinemaya gider.
- Nadiren, kırk yılda bir, sinemaya gider.
Senin bilgisayarın tamamen korumasız.
Bunun olduğuna dair herhangi bir fikrin var mıydı?
Tom bunu hiç beklemiyordu.
Onu bana neden sordun?
Tom Mary'ye hiç söz etmedi.
Siz insanlar hiç eğlenceli değilsiniz.
Birçok insanın hiç evleri yoktu.
Tom hiç kısa pantolon giyer mi?
bize seçim olarak görünmüyor?
Herkes bunun nasıl mümkün olduğunu çözmeye çaşıyordu.
Tanrım, bu yerinden oynamak istemiyor. Tanrım!
Nasıl golf oynayacağımı hiç bilmiyorum.
Hiç bu konuda konuşmak ister misin?
Hiç sorun değil!
Tom'un kim olduğunu biliyor musun ki?
Ben onun komik olduğunu hiç sanmıyorum.
O, neredeyse hiç kimya çalışmaz.
Onun ne olduğuna dair bir fikrin var mı?
John elbiseleri hakkında çok dikkatsiz.
Erkek kardeşim hiç İngilizce konuşmaz.
Tom eğleniyor gibi görünen tek kişi.
Nadiren, kırk yılda bir, berbere gider.
Ama büyük kedilerin kürklerinde nadiren koku bulunur.
O işi istediğimi bile nasıl biliyorsun?
Hayatımın neye benzediği hakkında bir fikrin var mı?
Tom geçen yaz hiç çalışmadı.
Onların ne olduğu konusunda bir fikri var mı?
Dün tanıştığım adam hiç Fransızca bilmiyordu.
tartışmanın vaktinize değmeyeceğini söylemektir.
Tom asla sizinle aynı fikirde görünmüyor.
Ben Almancayı hiç anlamıyorum.
Hiç bu konularda kimseyle konuştunuz mu?
Onlar gerçekten arkadaş mı ya?
Kısa süre önce hiç gitar çalamazdım.
Bu öğleden sonra meşgul olabileceğim hiç aklına geldi mi?
İneğimiz bize hiç süt vermiyor.
Senin yemek pişirdiğini hiç görmedim. Hiç herhangi bir şey pişirebilir misin?
Neden onu soruyorsun?