Examples of using "Ocean" in a sentence and their turkish translations:
Okyanus sakindi.
Okyanusu buradan duyabiliriz.
Deniz cam kadar pürüzsüzdü.
okyanus kapıları kırıp evin alt kısmını doldururdu.
Sırf gülümsemeni tekrar görmek için okyanusu boydan boya yüzerdim.
Pasifik Okyanusu'nun ücra köşesindeki Palau Takımadaları. Yeni Ay'a üç gün var.
Ama gecenin derinliklerinde keşfedilmeyi bekleyen bir okyanus dolusu bulgu hâlâ var.