Examples of using "Jedynym" in a sentence and their turkish translations:
O onların tek çocuğu.
Sen Tom'u gören tek kişisin.
Sen tanıdığım tek Kanadalısın.
Onları aşan tek tür biziz,
O, partiye gelen tek kişiydi.
O konuyu bilen tek kişiydim.
Duyulan tek ses saatin tik takıydı.
kendi kaderine karar verebilen tek tür biziz.
Gerçeğin keşfi bilimin tek amacı kalmalıdır.
Tom odadaki tek kişi değildi.
Tom'un geldiğini bilen tek kişi bendim.
İnsan konuşabilen tek hayvan.
Tom Mary'nin konuşacağı tek kişi.
Tom böyle düşünen tek kişi değildir.
Gerçekten güvenebileceğim tek arkadaş.
Tom Mary'nin şu ana kadar sevdiği tek erkek.
Tom sana teşekkür eden tek kişinin ben olduğumu söyledi.
Tom burada beyzbolu sevmeyen tek çocuk.
Tom gerçekten önemli olan tek kişi.
Tom burada Fransızca konuşmayan tek kişi.
Tom Mary'yi tanımayan tek kişi olmayabilir.
Konuşabildiğim tek yabancı dil Fransızca.
Bunu yapan kişinin Tom olmadığını biliyorum.
Onun yanlış olduğunu düşünen tek kişi Tom değil.
Tom'un yaşayan tek akrabası Boston'da yaşayan bir amca.
Nepal şu anda dikdörtgen biçiminde olmayan bir ulusal bayrağa sahip tek ülkedir.
Tom burada Boston'da hiç yaşamamış tek kişidir.
Sanırım Tom burada yüzmeyi bilmeyen tek kişi.
Benim haricimde bu tür şeyle gerçekten ilgilenen tanıdığım tek kişi sensin.
Tom Mary'nin tanıdığı araba süremeyen tek yetişkin.
Tabiki İsviçre zorunlu askeri görevin olduğu tek ülke değil. Norveç ve İsrail gibi
Tom bu sorunu çözebilecek tek kişi olabilir.
Tom o şekilde düşünen tek kişi değil.
Tatoeba Korpus'taki hataların sayısını azaltmanın bir yolu, insanları sadece kendi anadillerine çeviriler yapmaya teşvik etmek olabilir.
Tom uyandığında yangın çıktığını ve ayrıca şimdi tamamen yalnız olduğunu gördü. Tek ses esintiyle sallanan bambunun hışırtısıydı.