Examples of using "Autobus" in a sentence and their turkish translations:
İşte otobüs geliyor!
Yetişeceğim bir otobüs var.
Otobüs doluydu.
Otobüs bozuldu!
Otobüs bizi nereden alacak?
Her otobüs doludur.
Otobüs neredeyse boştu.
Otobüs bozuk mu?
O zaman otobüs bekliyordum.
Tom otobüs bekledi.
Havaalanı otobüsüne nerede binerim?
Ne kadar süredir otobüs bekliyorsun?
Otobüs her on beş dakikada hareket eder.
O, otobüsü kaçırmış olabilir.
Bu otobüs Minsk'e gidiyor.
Otobüse binmek için acele etti.
Tom bir otobüs bileti satın aldı.
- Taksi otobüsten daha pahalı.
- Taksi otobüsten daha pahalıdır.
Otobüs yolcuları almak için durdu.
Trafik sıkışıklığı nedeniyle otobüs geç kalmıştı.
Otobüs her köyde durdu.
Sadece her iki saatte bir otobüs vardır.
Otobüs geç kaldığı için taksiye bindim.
Bu otobüs plaja gider mi?
Otobüs beş dakika içinde burada olacak.
Otobüsü kaçırdığım için geç geldim.
İlk otobüsü yakalamak için erkenden ayrıldım.
Otobüs sabah saat tam sekizde geldi.
Otobüs yaklaşık iki dakika içinde kalkıyor.
Yarım saattir otobüsü bekliyordum.
Şimdi git yoksa otobüsü kaçıracaksın.
Bu otobüs şehir merkezine gider mi?
Tom'un bir otobüsün önüne atladığı doğru mu?
Mary otobüs durağına vardığında, son otobüs zaten gitmişti.
Otobüs vaktinden beş dakika önce ayrıldı.
Hızlı koş, yoksa otobüsü kaçırırsın.
Son otobüsün akşam 10:50'de kalktığını söyledi.
Otobüs beklerken arkadaşıma rastladım.
Eğer iki dakika daha erken gelseydin, otobüsü yakalayabilirdin.
Tom otobüsü beklerken bir dergi okudu.
O henüz gelmedi. Kesinlikle otobüsü kaçırmış olacak.
Geç kalmasının sebebi otobüsü kaçırmış olmasıydı.
Otobüsü kaçırmış olsaydın, şimdi burada olmayabilirdin.
Son otobüsü kaçırmamam için otobüs durağına doğru aceleyle gittim.
Sürücü kediye çarpmamak için yoldan çıktığında, kıl payı kurtuldu dedi.