Examples of using "Neppure" in a sentence and their turkish translations:
Bana hiç dokunma.
O, bana tek bir kelime bile söylemedi.
sendikalar iki yıllık bir yasağın
Tom kurşun kalem açmayı bile beceremiyor.
Hiçbir yıldız o gece görülmedi.
Bir yürüyüş için zamanım bile yok.
Hatta onu deneme.
O konuda şaka bile yapma.
Tom'un ehliyeti bile yok.
Öyle görünüyor ki sen de Tom'dan hoşlanmıyorsun.
Tek bir kelime bile etmeden ayrıldı.
Tom da endişeli değildi.
Oy vermiyorum bile.
Bunu hiç düşünmeyelim bile.
Sen bizi tanımıyorsun bile.
- Sen onu bilmiyorsun bile.
- Sen onu tanımıyorsun bile.
Tom da Fransızca konuşmuyor.
Ben de dans edemem.
Tom da meşgul değil.
Biz onları tanımıyoruz bile.
Tom'un ne zaman gittiğini fark etmedim bile.
Onu tanımıyorum bile.
Ben de onu yapamam.
Denemedik bile.
Ben de ondan hoşlanmıyorum.
Burada değildim bile.
O nasıl yüzüleceğini bile bilmiyor!
O beni dinlemez bile.
Bu komik değil ki.
Tom da mutlu değil.
Tom bile bunu yapmazdı.
Bu söz konusu bile değil.
Tom bile onu yapmaz.
Tom da komik değil.
Tom da çok bilmiyor.
Bunu düşünmemiştim bile.
Nerede olduğunu bile bilmiyorum.
Biz onu tanımıyoruz bile.
Biz bile onu tanımıyoruz.
Onu duymadım bile.
Onu duymadım bile.
Eğlenceli bile değil!
Tom bile orada değildi.
Umurumda bile olmamalı.
- Onun bir anlamı bile yok.
- O, bir anlam bile ifade etmiyor.
Tom da gitmek istemiyor.
Sen yüzmeyi sevmezsin ki.
Tom'u tanımıyorsun bile.
Tom korkmadı bile.
Bunu telaffuz bile edemiyorum.
Onları duymadım bile.
Tom daha başlamadı bile.
Öpüşmedik bile.
Tom'u görmemişim bile.
Onları görmedim bile.
Bir işim bile yok.
Çalışmak istemeyen, yemek de yemesin.
Onu ben de açıklayamam.
Bunu hayal bile edemiyorum.
Nereye gideceklerini bile bilmiyorlardı.
Ne yapacaklarını bile bilmiyorlardı.
Ben omlet bile yapamam.
Bir evim bile yok.
Bunun mümkün olabileceğini düşünmemiştim bile.
Bir bisikletim bile yok.
Tom'u tanımıyorum ki.
Bir arabam bile yok.
Tom özür bile dilemedi.
Tom'u sevmiyorum ki.
Tom'u tanımıyoruz bile.
Bunu düşünemiyorum bile.
Ne söyleyeceğimi bilmiyorum ki.
Onun kim olduğunu bile bilmiyorum.
Tom okumayı bilmez bile.
Hatta sebebini bile bilmiyorlar.
Bunun hakkında düşünmüyordum ki.
Belki bu mümkün bile değil.
Tom beni tanımıyor bile.
Tom denemiyor bile.
- Tom umursamıyor bile.
- Tom'un umurunda bile değil.
Tom denemedi bile.
Bu, hayal kırıklığı bile değildi.
Bunu konuşmadık bile.
O da beni şaşırtmadı.
Onların umurunda bile değil.
Tom ağlamadı bile.
Tom bakmamıştı bile.
Tom bile bize dinlemeyecek.
Tom benimle konuşmayacaktır bile.
Tom bana bakmayacak bile.
Tom da burada değil.
Tom'un da bir mazereti yok.
Tom bile teşekkür etmedi.
Ben de hatırlayamıyorum.
Tom'un canı yemek yemek bile istemiyordu.
Tom merhaba bile demedi.
O bir sorun bile değil.
Onun gittiğini görmemişim bile.
Aygıt yazılımını bile güncelleştirmedin mi?