Examples of using "Fido" in a sentence and their turkish translations:
- Sana güveniyorum.
- Size güveniyorum.
- Size güvenirim.
- Sana güvenirim.
Fido, seni seviyorum.
- Sana güvenmiyorum.
- Sana güvenim yok.
Ona güveniyorum.
Ben Tom'a güvenirim.
Ben yönetime güvenmiyorum.
Ben onlara güvenirim.
- Ona güveniyorum.
- Ona güvenirim.
"Tamam, sana güveniyorum. Sana güveniyorum insan.
Sen güvendiğim tek kişisin.
Sana hâlâ güvenmiyorum.
Kimseye güvenmem.
Siyasetçilere güvenmem.
Ben onlara güvenmiyorum.
Televizyona güvenmem.
Tom'un içgüdülerine güvenirim.
Polise güvenmem.
Bankalara güvenmiyorum.
Sana güveniyorum, endişe etme.
Sana elbette güveniyorum Tom.
Kendime güvenmiyorum.
Ben o adama güvenmiyorum.
- Ben Ken'e güveniyorum.
- Ken'e güveniyorum.
Ona hâlâ güvenmiyorum.
- Ben geveze insanlara güvenmiyorum.
- Konuşkan insanlara güvenmiyorum.
Ben artık kimseye güvenmiyorum.
Güzel kadınlara güvenmiyorum.
Ona hâlâ güvenmiyorum.
Ona hâlâ güvenmiyorum.
Onlara tamamen güvenmiyorum.
- Kimseye güvenmem.
- Kimseye güvenmiyorum.
Ben rahibime güveniyorum.
Yabancılara güvenmiyorum.
Ben sadece onlara güvenmiyorum.
Ben sadece ona güvenmiyorum.
Ben sadece ona güvenmiyorum.
Ona tamamen güvenmiyorum.
Ona tamamen güvenmiyorum.
Ben senin yeteneklerine tamamen güveniyorum.
Tatoeba grubuna güvenmiyorum.
"Mary, bana güvenmek zorundasın." "Sana güvenmiyorum!"
Tom güvenebileceğim birkaç kişiden biridir.
Tom'a hâlâ güvenmiyorum.
Onlara hâlâ güvenmiyorum.
Ve ne zamandır orada olduğunu bilmediğim bir halatla tırmanmak zorunda kalmayacağım.
Sana inanıyorum fakat olacaklar hakkında endişe etmekten kendimi alıkoyamıyorum.
Hızlı kahverengi tilki, tembel bir köpeğin üzerinden atlar.
- Hızlı kahverengi tilki tembel köpeğin üzerine atlar.
- Pijamalı hasta yağız şoföre çabucak güvendi.