Examples of using "Attesa" in a sentence and their turkish translations:
Yanında ol.
Bekletilmek hoşuna mı gidiyor?
Çünkü: "Beklenti + eylem
Uzun bir bekleyiş olacak.
Bekleyen yırtıcı kuşlara da.
Tom şimdi duruşmayı bekliyor.
Hey, duydun mu? Susan'ın fırında bir kurabiyesi var.
- Kısa sürede seni görmeye can atıyorum.
- Yakında seni görmeyi iple çekiyorum.
Hepsi gece karanlığını bekliyor.
Trenler arasında uzun bir bekleme var.
O beni yarım saat bekletti.
Tom lobide Mary'yi bekliyor.
Tom duruşmayı beklerken hapistedir.
Bir bekleme listesi var.
Tom ümitle bekledi.
O, beni 30 dakika bekletti.
Kütüphanenin önünde bekleyen bir sürü öğrenci vardı.
Bekleme salonunda bir sürü yolcu var. Burası oldukça havasız ve dar.