Examples of using "Polgármester" in a sentence and their turkish translations:
Belediye Başkanı şimdi müsait değil.
Birçok Boston sakini belediye başkanının planına karşı çıkıyor.
ve dedik ki "Sayın başkan, bu size sadece 1.1 milyona mal olacak."
Belediye başkanını tanımıyorum, ama tanışmak isterim.