Examples of using "Kulcsát" in a sentence and their turkish translations:
O, kalbimin anahtarını buldu.
Arabamın anahtarını kaybettim.
Tom anahtarını yitirdi.
Tom dün anahtarlarını kaybetti.
Tom anahtarını kaybettiğini söyledi.
Tom anahtarını bulamadı.
Tom anahtarını bir yerde bulamadı.
Bana bu kilidin anahtarını ver!
Sana evin anahtarını veriyorum ama onu kaybetme.
Tom anahtarını çıkarıp kapıyı açtı.
Tom her zaman yaptığı gibi anahtarını masanın üstüne bıraktı.
Tom anahtarını nereye koyduğunu hatırlamıyor.