Translation of "Hitte" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "Hitte" in a sentence and their turkish translations:

Senki nem hitte el.

Kimse buna inanamadı.

Nem hitte el a történetét.

Onun hikayesine inanamadı.

Tamás azt hitte, Mari szereti.

Tom Mary'nin kendisini sevdiğini düşünüyordu.

Azt hitte Tomi, hogy bolond vagyok.

Tom deli olduğumu düşündü.

Tévedett, mikor azt hitte, hogy miatta jött.

O, onun geleceğini düşünmede yanılıyordu.

Tom azt hitte, hogy Mary már hazament.

Tom Mary'nin zaten eve gittiğini düşündü.

Azt hitte Tomi, hogy senki nincs otthon.

Tom evde kimsenin olmadığını düşündü.

Tom azt hitte, hogy senki sincs otthon.

Tom evde hiç kimse olmadığını düşündü.

Mert azt hitte, élvezni fogja, ahogy zsidókat ölnek.

çünkü Yahudilerin öldürülüşünü izlemekten keyif alacağını sanıyordu.

Mary úgy hitte, hogy Julia a testvére volt.

Mary, Julia'nın onun kız kardeşi olduğuna inanıyordu.

Tom mondta, hogy azt hitte, Mary Johnnal volt.

Tom Mary'nin John'la olduğunu düşündüğünü söyledi.

Tom azt hitte, hogy Mary nem bocsátana meg neki.

Tom Mary'nin onu affetmeyeceğini düşündü.

Arisztotelész azt hitte, hogy a Föld a világ közepe.

Aristo dünya'nın evrenin merkezi olduğuna inanıyordu.

és így hitte másnap a The Wall Street Journal is.

bir sonraki gün Wall Street Journal da öyle düşünmüştü.

Tom nem hitte el, hogy Mary tényleg ilyen ostobaságot tenne.

Tom Mary'nin gerçekten bu kadar aptalca bir şey yapacağına inanamadı.

Tom ügyvédje nem hitte, hogy az esküdtszék azt gondolná, hogy Mary egy megbízható tanú volt.

Tom'un avukatı jürinin Mary'nin güvenilebilir bir tanık olduğunu düşüneceğini düşünmüyordu.

Ahogy a heves harcok kibontakoztak, Napóleon még mindig azt hitte, hogy csak az ellenség hátsó őrzőjével áll szemben.

Ağır dövüş patlak verirken Napolyon hala sadece düşman korumasıyla yüzleştiğine inanıyordu.