Translation of "Halad" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Halad" in a sentence and their turkish translations:

Jól halad.

İyi gidiyor.

Tom halad előre.

Tom ilerleme kaydetmektedir.

Az idő gyorsan halad.

Zaman çabuk geçer.

Hogy halad a projekt?

Proje nasıl gidiyor?

Tom nem halad sehova.

Tom gelişmiyor.

Hogy halad a munka?

İşler nasıl gidiyor?

Kutya ugat, a karaván halad.

İt ürür, kervan yürür.

Kritikai gondolkodás – hogyan halad a tudomány –,

eleştirel düşünmek -- bilimi böyle ilerletiriz --

Nézd a vonatot, amely éppen a hídon halad át.

Köprünün üstünde giden trene bak.

Körülnéztem és láttam, hogy egyedül az én kocsim halad az úton.

Etrafa baktım ve benimkinin yoldaki tek araba olduğunu fark ettim.

- A hibákon okulva halad előre az ember.
- A hibákból tanul az ember.

- Başarısızlık başarı getirir.
- Başarısızlık başarıyı öğretir.

A Humboldt-áramlás egy hideg óceáni áramlat, mely észak felé halad Dél-Amerika nyugati partja mentén.

Humboldt akıntısı Güney Amerika'nın batı kıyısı boyunca kuzeye doğru akan soğuk bir okyanus akıntısıdır.

De néhány puhatestű csak akkor ernyed el, ha a fúró hegye pontosan a kagyló csúcsán halad át, a távolító izomnál.

Ama bu yumuşakçalardan bazıları, delici tam olarak kabuğun tepesinde, abdüktör kasın üstünde olursa gevşiyor.