Examples of using "Eltérő" in a sentence and their turkish translations:
O çok farklı.
Bizim görüşlerimiz oldukça farklı.
ülkeden ülkeye farklılık gösteren, renklerin çağrıştırdıkları anlamlardan.
Söylemeye çalıştığım şey iki tür zihniyet vardır.
Bu farklıdır.
Bu farklı.
yani ışığı farklı yansıtıyorlar.
Ve sadece farklı bir görüş duymayın,
Fikri farklı olan biriyle evlendiğin için inançlarından vazgeçmemelisin.
Londra'daki iklim Tokyo'nunkinden farklıdır.