Translation of "Érted" in Turkish

0.013 sec.

Examples of using "Érted" in a sentence and their turkish translations:

Érted?

Anladın mı?

- Érted?
- Te érted ezt?
- Megérted?

Bunu anlıyor musun?

- Én megőrülök érted.
- Megőrülök érted.

Ben senin için deli oluyorum.

- Érted hogy gondolom?
- Érted, mire gondolok?

Demek istediğimi anlıyor musun?

- Érted?
- Vágesz?

- Anlıyor musun?
- Anlıyor musunuz?

Aggódunk érted.

Senin hakkında endişeliyiz.

Nem érted.

Anlamıyorsun.

Érted tettem.

Onu senin için yaptım.

Nem érted?

Anlamıyor musun?

Érted jöttünk.

Seni almaya geldik.

Érted ezt?

Bunu anlıyor musun?

Megteszem érted.

Onu senin için yapacağım.

- Érted?
- Megérted?

Anlayabiliyor musun?

Remélem, érted.

Anladığını umuyorum.

- Te nem érted ezt?
- Nem érted ezt?

Onu anlamıyor musun?

- Nem érted, hogy működik?
- Nem érted, hogyan működik?
- Nem érted, hogy hogyan működik?

Onun nasıl çalıştığını anlamıyor musun?

- Érted megyek munka után.
- Érted jövök munka után.

İşten sonra seni alacağım.

Tehetek érted valamit?

Senin için yapabileceğim bir şey var mı?

Érted a különbséget?

Farkı anlıyor musun?

Érted, miről beszélt?

Onun anlattığını anlıyor musun?

Imádkozni fogok érted.

Senin için dua edeceğim.

Miért nem érted?

- Neden anlamıyorsun?
- Anlasana.

Érted, amit mond?

Onun söylediğini anlıyor musun?

Érted az álláspontom?

Konumu anlıyor musun?

Most már érted?

Şimdi anlıyor musun?

Tamás érted jön.

Tom sizin için geliyor.

- Imádlak.
- Rajongok érted.

Sana tapıyorum.

Érted, mire gondolok?

Ne demek istediğimi anlıyor musunuz?

Nem érted teszem.

Bunu senin için yapmıyorum.

Érted, hogy működik?

Bunun nasıl çalıştığını anlıyor musun?

Nyilvánvalóan nem érted.

Belli ki anlamıyorsun.

Tehetünk valamit érted?

Sizin için yapabileceğimiz bir şey var mı?

Mindent érted tettem.

Senin için her şeyi yaptım.

Nagyon odavagyok érted.

Ben sana çok düşkünüm.

Érted, amit mondok?

Ne söylediğimi anlıyor musun?

- Érted, amit mondok?
- Érthetően beszélek?
- Érted, hogy mit mondok?

Ne söylediğimi anlıyor musun?

Érted, amit mondok neked?

Sana ne dediğimi anlıyor musun?

Ha nem érted, kérdezz.

Anlamıyorsan sor.

Úgy érted, hogy mi?

Bizi mi demek istiyorsun?

Igazán remélem, hogy érted.

Ben anladığını umuyorum.

- Aggódom miattad.
- Aggódom érted.

Senin hakkında endişeleniyorum.

Tehetek még valamit érted?

Sizin için alabileceğim başka bir şey var mı?

- Neked csináltam.
- Érted tettem.

Onu senin için yaptım.

Talán nem érted teljesen.

Belki tamamen anlamıyorsun?

Melyik részét nem érted?

- Hangi kısmı anlamadın?
- Hangi kısmı anlamadınız?

Tom, ezt érted teszem.

Tom, bunu senin için yapıyorum.

Küldök érted egy kocsit.

Senin için bir araba göndereceğim.

Tudom, hogy te érted.

Anladığını biliyorum.

Nem érted a brit humort.

Sen İngiliz mizahından anlamıyorsun.

Bármit meg fogok tenni érted.

Senin için her şeyi yapacağım.

Nem hiszem, hogy valóban érted.

Gerçekten anladığını sanmıyorum.

- Értesz kínaiul?
- Érted a kínait?

Çince anlıyor musun?

Úgy érted, hogy egyszerűen feladod?

Sadece vazgeçtiğini mi söylüyorsun?

De ugye érted? Vagy mégsem?

Anlıyorsun, değil mi?

Ő az ellenség. Nem érted?

O, düşman. Anlamıyor musun?

Érted, hogy mi a probléma?

Sorunun ne olduğunu anlıyor musun?

Ne félj kérdezni, ha nem érted.

Anlamazsan soru sormaktan çekinme.

Szóval nem érted ezt a mondatot?

Yani bu cümleyi anlamıyorsun?

Érted, hogy miért történt az veled?

Bunun sana nasıl olduğunu anlıyor musun?

- Mindent megteszek érted.
- Mindent megteszek értetek.

Senin için her şeyi yapacağım.

Hogy érted azt, hogy nem tudod?

Ne demek istiyorsun, bunu bilmiyor musun?

- Tomi imád téged.
- Tomi rajong érted.

Tom seni delicesine seviyor.

Érted, hogy miért vagy büntetésben, ugye?

Neden cezalandırıldığını anlıyorsun, değil mi?

Vissza fog jönni érted és értem.

O senin ve benim için geri geliyor.

Ne játszd meg, hogy nem érted!

Anlamıyormuş gibi yapmayı bırak.

- Tehetek bármit önért?
- Tehetek valamit érted?

Senin için yapabileceğim bir şey var mı?

- Remélem, érted.
- Remélem, meg tudod érteni.

Umarım anlayabilirsin.

- Szorítok érted!
- Drukkolok neked!
- Sok sikert kívánok!

Sana başarılar diliyorum.

- Most rám gondoltál?
- Úgy érted, hogy én?

Beni mi kastediyorsun?

Azt hiszem érted, hogy ez mit jelent.

Bunun ne anlama geldiğini anlayacağını düşünürdüm.

Ha ezt érted, a többi majdnem ugyanaz.

Eğer bunu anlarsan, sonra diğerleri neredeyse aynıdır.

- Értem, hogy hogy érted.
- Értem, mire gondolsz.

Ne demek istediğini anlıyorum.

- Nem érted ezt a mondatot, ugye?
- Nem érti ezt a mondatot, ugye?
- Ezt a mondatot nem érted, ugye?

Bu cümleyi anlayamıyorsun, değil mi?

- Érted jöttem.
- Önért jöttem.
- Értetek jöttem.
- Önökért jöttem.

- Senin için geldim.
- Sizin için geldim.

- Imádkozni fogok érted.
- Imádkozok majd éretted.
- Imádkozom majd értetek.

Senin için dua edeceğim.

Ha nem tudod egyszerűen elmagyarázni, nem érted elég jól.

eğer basitçe açıklayamıyorsan, onu iyice anlayamamışsın.

- Ezt meg hogy érted?
- Ezzel mit akarsz mondani?
- Ezzel meg mit akarsz mondani?

Onunla ne demek istiyorsun?

Ahogy az lenni szokott, nem kell mondanom neked semmit. Te mindig egyből érted, hogyan gondolom.

Her zamanki gibi, sana hiçbir şey söylememe gerek yok. Sen her zaman ne demek istediğimi anlıyorsun.