Translation of "Unbekannt" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "Unbekannt" in a sentence and their turkish translations:

Oder war noch unbekannt

veya bulunup bulunmadığı bilinmiyordu daha

Der Grund ist unbekannt

sebebi ise bilinmiyor

Die Todesursache ist unbekannt.

Ölüm nedeni bilinmiyor.

Diese Bedeutung ist mir unbekannt.

Ne anlama geldiğini bilmiyorum.

Toms aktueller Aufenthaltsort ist unbekannt.

Tom'un şu an nerede olduğu bilinmiyor.

Wo Tom wohnt, ist unbekannt.

- Tom’un nerede yaşadığı bilinmiyor.
- Tom’un yaşadığı yer belli değil.

Der Ursprung des Feuers ist unbekannt.

Ateşin kökeni bilinmemektedir.

Der Ursprung dieses Wortes ist unbekannt.

Bu kelimenin kökeni bilinmiyor.

Die Ursache des Brandes war unbekannt.

Yangının sebebi bilinmiyordu.

„Bekannt“ ist das Gegenteil von „unbekannt“.

"Bilinen" "bilinmeyen"in karşıtıdır.

Der Aufenthaltsort des Tatverdächtigen ist noch unbekannt.

- Şüphelinin nerede olduğu hâlâ bilinmiyor.
- Şüphelinin bulunduğu yer hala bilinmiyor.

Die Ursache der Brandes ist bislang unbekannt.

Yangının nedeni henüz bilinmiyor.

Bisher ist die Ursache der Krankheit unbekannt.

Şu an için, hastalığın sebebi bilinmiyor.

Die Pocken waren den amerikanischen Ureinwohnern unbekannt.

Çiçek Kızılderililer tarafından bilinmiyordu.

- Die Ursache des Feuers ist nicht bekannt.
- Die Ursache für den Brand ist unbekannt.
- Die Brandursache ist unbekannt.

Yangının nedeni bilinmemektedir.

Für französische Truppen in Spanien fast unbekannt war.

- İspanya'daki Fransız birlikleri için neredeyse hiç duyulmamış bir şey .

- Das ist nicht unbekannt.
- Das gab es schon.

O duyulmamış bir şey değil.

Das genaue Datum der Geburt Jesu ist unbekannt.

İsa'nın doğum tarihi kesin olarak bilinmemektedir.

Ob dieses Eigentum eine Steuer Allahs ist, ist unbekannt,

bu özellik Allah vergisi midir bilinmez ama

In Deutschland ist er eine Größe, in Amerika jedoch völlig unbekannt.

O, Almanya'da yıldızdır ama Amerika'da tamamen bilinmez.

Viele herausragende Denker, die ihr Leben lang unbekannt blieben, wurden postum berühmt.

Yaşarken tanınmayan birçok büyük düşünür ölümden sonra ünlü oldu.

Die Prävention von Totgeburten ist sehr schwierig, da viele Ursachen dafür weiterhin entweder unbekannt oder unbehandelbar sind.

Ölü doğumun birçok nedenleri bilinmeyen ya da tedavi edilemez olarak kalırken, ölü doğumun önlenmesi çok zordur.