Examples of using "Trage" in a sentence and their turkish translations:
Kontakt lens kullanıyorum.
Katkıda bulunuyorum.
Ben gümüş takılarımı takıyorum.
Gözlük takmam.
Ben sık sık mavi giyerim.
Benim bir sürü sorumluluklarım var.
Ben bir saat takmam.
Genellikle siyah giyerim.
Bir dahaki sefere çizme giyeceğim!
- Saat takmayı severim.
- Saat takmayı seviyorum.
- Tunik giymeyi seviyorum.
- Tunik giymeyi severim.
Geceleyin güneş gözlüğü takıyorum.
Bunu yeni adama yaptır.
Ben Tom'un eski pijamasını giyiyorum.
Artık gözlük takmıyorum.
Eski elbiseleri giymeyi seviyorum.
Genellikle kravat takmam.
Spor giyinmeyi seviyorum.
Ben bir torba pirinç bir taşıyorum.
Ruj sürmeyi sevmem.
O kravatı asla tekrar takma.
Normalde etek giymem.
Sık sık güneş gözlüğü takarım.
Ben genellikle bir takım elbise giymem.
Ben genellikle koyu renk giysiler giyerim.
Ben nadiren kravat takıyorum.
Yazın kısa kollu gömlek giyerim.
Genellikle saat takmam.
Ben genellikle beyaz bir gömlek giyerim.
Pazar günü genellikle kot giyerim.
Lütfen bulaşıklarınızı mutfağa taşıyın.
Elimde bir kitap var.
Elbiselerimin altına mayomu giyiyorum.
Ben gözlük takıyorum.
Ben bir takım elbise giyerim ama hiç kravat takmam.
Genellikle beyaz bir gömlek giyerim.
Yalnızca okumak için gözlük takıyorum.
Sık sık şapka takmam.
- Motoruma binerken kaskımı her zaman takarım.
- Motorumu kullanırken kaskım hep takılıdır.
- Motorumu sürerken kaskım hep kafamdadır.
Üşüdüğümden dolayı bir kazak giyiyorum.
- Artık nakit para taşımıyorum.
- Artık nakit taşımıyorum.
Böyle havada eski ceketimi giyerim.
Ben evimde ayakkabı giymem.
Çantanı taşıyayım mı?
Ben her gün kravat takmıyorum.
Ben bir elmas yüzük takmıyorum, ama mutluyum.
Hiç iç çamaşırı giymiyorum.
"İç çamaşırın ne renk?" "Ben hiç giymiyorum."
- Başka birinin elbiselerini giymeyi sevmem.
- Başkasının elbiselerini giymeyi sevmem.
Çorap giymiyorum.
Kırmızı kazağımı neredeyse hiç giymiyorum.
Yaklaşık yılda bir kez sadece bir kimono giyerim.
Neredeyse her gün kot pantolon giyerim.
Ben klas elbiseler giyerim ve klas gözlükler takarım.
Konuk defterini imzalayın.
Mavi kot pantolonum var.
Ben karatede siyah kuşağım.
Havalı görünmek için değil, tutuklanmamak için güneş gözlüğü takıyorum.
Tarihi kendin ekle.
Tom masada Mary'nin bileziğini fark etti ve onu niçin takmadığını merak etti.
Ayakkabıyı çorap olmadan giymek hoşuma gidiyor.
Yurtdışına gitmeyi düşünüyorum.
- Hiçbir soruya cevap verme niyetinde değilim.
- Hiçbir soruyu yanıtlamaya niyetim yok.