Examples of using "Seitdem" in a sentence and their turkish translations:
Edemeyizki
O zamandan beri ne değişti?
O zamandan beri çok şey oldu.
O zamandan beri onu görmedim.
Tom o zamandan beri çok değişti.
O zamandan beri üç yıl geçti.
O zamandan beri bir yıl geçti.
Ev o zamandan beri kapalı kaldı.
O zamandan beri arkadaşız.
O zamandan beri işler değişti mi?
O zamandan beri on yıl geçti.
O zamandan beri bir şey değişti mi?
O zamandan beri iki yıl geçti.
Bu o zamandan beri çok iyi.
O zamandan beri asla geri gelmedi.
Tom o zamandan beri İngiltere'de kaldı.
O zamandan beri Tom'u görmedim.
O zamandan beri onu hiç kimse görmedi.
O zamandan beri bir dizi talihsizlikler yaşadım.
O zamandan beri onu görmedik.
Ondan sonra onunla asla konuşmadım.
O zamandan beri onu görmedim.
Tom o zamandan beri burada bulunmadı.
O diyete başladığından beri çok zayıfladı.
O zamandan beri ondan haber alınmadı.
O zamandan beri onun inancı ciddi olarak sarsıldı.
O zamandan beri ondan haber almadım.
Evlendiğimden beri çalışmıyorum.
O zamandan beri ondan haber alamadık.
O zamandan beri benimle konuşmadı.
O zamandan beri benimle konuşmadı.
On üç yaşımdan beri Fransızca okudum.
On üç yaşımdan beri Fransızca okuyorum.
Onunla tanıştığımdan beri onu seviyorum.
O zamandan beri Tom'la konuşmadım.
O zamandan beri ondan haber alınmadı.
O zamandan beri onunla konuşmadım.
Ben çocukluğumdan beri Jim'i tanıyorum.
Çocukluğumdan beri Tom'u tanırım.
- Yeni Zelanda'dan geri döndüğünden beri Rick'i görmedim.
- O Yeni Zelanda'dan döndüğünden beri Rick'i görmedim.
Ebeveynleri öldüğünden beri bu çocuğa ben bakıyorum.
O zamandan beri Kanada ve İran arasındaki diplomatik ilişkiler askıya alındı.
Erkek arkadaşını gördüğünden beri ne kadar oldu?
O zamandan beri onu kimse görmedi.
Gerçekten kafası çok bozulmuştu ve bir daha da benimle konuşmadı.
O, Boston'a taşındığından beri onu görmedim.
Bir yerli Fransızca konuşucu ile evlendikten sonra Fransızcam daha iyi oldu.
Son gördüğümden beri o çok değişti.
Tom bir trafik kazasında öldüğünden beri neredeyse dört yıl oldu.
O zamandan beri ondan haber almadım.
O zamandan beri ondan bir haber almadım. Doğrusu onun ne yaptığını merak ediyorum.
O otuz yıl önce hapishaneden kaçtı ve o zamandan beri sırra kadem bastı.
Kendimi bildim bileli bulutlara bakar, şekiller görürüm. Sen de bu resimde bir şey görüyor musun?
Tom, en son altı ay önce gördüğünden beri, annesinin ne kadar kötüye gittiğini görmekten şok olmuştu.
Böylesine hoş bir sürprizle karşılaştığımdan beri uzun zaman oldu.
Sabah yataktan kalktığından beri başı dönüyor.
O on yıl önce İtalya'ya gitti ve o zamandan beri orada yaşıyor.
Gönülden gönüle, yol var dediler. O gün bugün yoldayız. Yol bulmak kolay imiş. Mesele gönül bulabilmek imiş.