Translation of "Schal" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Schal" in a sentence and their turkish translations:

- Dein Schal gefällt mir.
- Ich mag deinen Schal.

Atkını beğeniyorum.

- Hast du einen blauen Schal?
- Habt ihr einen blauen Schal?
- Haben Sie einen blauen Schal?

Mavi bir atkın var mı?

Lege diesen Schal um!

Bu atkıyı takın.

Sie strickt einen Schal.

O bir eşarp örüyor.

Er strickt einen Schal.

O bir eşarp örüyor.

Mein Schal ist blau.

- Atkım mavi.
- Şalım mavi.
- Eşarbım mavi.

Maria strickt einen Schal.

Mary bir eşarp örüyor.

Maria strickte einen Schal.

Mary şal ördü.

- Maria strickt einen Schal für Tom.
- Maria strickt Tom einen Schal.

Mary, Tom için bir atkı örüyor.

Sie nahm den Schal ab.

O, şalını çıkardı.

Sie trug einen dunkelblauen Schal.

O koyu mavi bir eşarp taktı.

Ich habe meinen Schal vergessen.

Atkımı unuttum.

Maria strickt Tom einen Schal.

Mary Tom'a bir kaşkol örüyor.

Leg den Schal um deinen Hals.

Bu atkıyı boynuna koy.

Sie hatte einen weißen Schal um.

Üzerine beyaz bir şal aldı.

Dieser Schal fühlt sich weich an.

Bu eşarp yumuşak hissettiriyor.

Tom hat seiner Mutter einen Schal gekauft.

Tom annesi için bir şal aldı.

Tom schenkte Maria zum Geburtstag einen Schal.

- Tom, Mary'ye doğum günü için bir şal verdi.
- Tom, Mary'ye doğum günü için bir şal hediye etti.
- Tom, Mary'ye doğum günü için bir eşarp hediye etti.

Maria trug einen roten Schal um den Hals.

Mary boynuna kırmızı bir eşarp giydi.

Sie trug einen roten Schal um den Hals.

- Boynuna kırmızı bir atkı takmıştı.
- Boynuna kırmızı bir eşarp bağlamıştı.

Das Mädchen dort mit dem Schal ist Jungfrau.

Bir eşarp takan o kız bakire.

Sie sollten ihr Bier trinken, bevor es schal wird.

Lütfen gazı kaçmadan önce birayı iç.

Das Mädchen trug einen langen Schal um den Hals.

Kızın boynunun etrafında uzun bir eşarp vardı.

Tom wollte Maria dazu überreden, ihm einen Schal zu stricken.

Tom Mary'nin ona bir atkı örmesi için onu ikna etmeye çalıştı.

- Woher hast du dieses orangene Halstuch?
- Woher hast du diesen orangenen Schal?
- Woher haben Sie dieses orangene Halstuch?
- Woher haben Sie diesen orangenen Schal?

O turuncu atkıyı nereden aldın?

Ich kaufte Dan eine Krawatte und werde Elena einen Schal kaufen.

Dan için bir kravat aldım, Elena için bir şal alacağım.

Ich habe den Schal gekauft, den wir uns gestern angesehen haben.

Dün baktığımız fuları satın aldım.

Es tut mir aufrichtig leid, aber ich glaube, ich habe Ihren Schal verlegt.

Gerçekten üzgünüm, ama atkını yanlış yere koymuş gibi görünüyorum.

Auf dem Etikett an meinem Schal steht: "Auf links waschen und bügeln." Ich frage mich, wie ich das machen soll.

Eşarbımdaki etiket "Yıka ve tersyüz ütüle" diyor. Bunu nasıl yapmam gerektiğini merak ediyorum.