Examples of using "Koche" in a sentence and their turkish translations:
Yemek pişiriyorum.
Bu patatesleri kaynatın.
Yemek yapmaktan hoşlanmam.
Bana yemek hazırla.
Su kaynatıyorum.
Yemek pişirmekteyim.
Yemek pişirmeyi severim.
- Ben yemek yapmam.
- Ben yemek pişirmem.
Ben kahve yapacağım.
Süt şişelerini kaynatın.
Bu gece yemek pişireceğim.
Çok iyi yemek pişirebilirim.
- Tom için yemek yapıyorum.
- Tom için yemek pişiriyorum.
Neredeyse her gün yemek pişiririm.
Yemek pişirmeyi de severim.
Her gün yemek yapmam.
Evde çorba pişir.
Benim için yemek pişir.
Bir sos tavasında su kaynatıyorum.
Kahve yapıyorum.
Lütfen yumurtaları çok sert kaynatma.
Yumurtaları pişirmek için suyu kaynatırsın.
Tenis oynamaktan daha iyi yemek pişirebilirim.
Çorba pişirmek için büyük bir tencere kullanırım.
Ben çorbayı büyük tencerede pişiririm.
Yemek pişirmekten ne kadar nefret ettiğimi biliyorsun.
Şimdi yemek pişiriyorum.
- Akşama ne pişireceğime karar verdim.
- Akşam yemeği için ne yapacağıma karar verdim.
Senin için bir şey pişirmemi ister misin?
- Çorba yoğunlaşana kadar kaynatın.
- Yoğunlaşana kadar çorbayı kaynat.
Dışarısı sıcak olduğunda yemek pişirmeyi sevmiyorum.
Bir yumurta kaynat.
Yemek pişirmekten hoşlanırım ama sonrasında temizlik yapmayı sevmiyorum.
Belki geldiğin gelecek sefere senin için yemek pişiririm.
Kadının soracak iki önemli sorusu var: Ne giyiyorum ve ne yemek yapıyorum?
Pişirilmiş gıda üreticileri tüketiciye yemeği kendileri hazırlıyor izlenimini vermektedir.