Examples of using "Bord" in a sentence and their turkish translations:
Gemiye gel.
Gemiye git.
Güverteye hoş geldiniz!
Tom'un gemiye binmesine izin ver.
Gemiye gelsin.
Bütün mürettebat, gemiyi terk etsin!
Yurt dışına gittim.
Tom gemiden denize atladı.
Yolcuların hepsi içeride mi?
Gemide bir doktor var mı?
Gemiye binebilir miyim?
Tom hâlâ gemide mi?
Gemiye geri dönün.
Tom o gemide mi?
Yatılı ne zaman başlar?
Gemide iki kadın vardı.
O, uçağa bindi.
Tom denize çapa attı.
Uçağa bindik.
Tom uçağa bindi.
Dikkat et de, güverteden düşme.
- Aşağıda yolcu kalmasın!
- Haydi binin!
- Herkes gemiye!
O şimdi gemiye bindi.
Uçakta bulunan beş yüz yolcu vardı.
Gemide kimse yoktu.
Neden hâlâ geminin kenarında değilsiniz?
Yolcuların hepsi gemiye bindi.
O gemide kaç kişi vardı?
Gemide kaç kişi var?
Gemide sadece küçük bir mürettebat var.
Bir grup bilim adamı onlarla birlikte gemideydi.
Kazada gemideki tüm yolcular öldü.
Gemi battığında Tom gemideki tek kişiydi.
Senin o uçağa bindiğin doğru mu?
tek kişilik küçük kapsüllerle uzaya fırlatılan
Gümrük memurları gemiye bindi.
Yüzlerce lise öğrencisini taşıyan bir feribot Güney Kore'de battı.
daha küçük roketlere fırlatıp Dünya'nın çevresinde yörüngeye yerleştirerek bu sorunu çözmek istedi
16 Haziran 1963 tarihinde Valentina Tereshkova Vostok 6 gemisi ile uzaya fırlatıldı. O, uzayda seyahat edecek ilk kadın oldu.