Translation of "Anzuziehen" in Turkish

Ich habe nichts Sauberes anzuziehen.

Giyecek hiç temiz elbisem yok.

Ich habe sonst nichts anzuziehen.

Giyecek başka bir şeyim yok.

Er hielt an, um Schuhe anzuziehen.

O, ayakkabılarını giymek için durdu.

Tom hielt an, um Schuhe anzuziehen.

Tom ayakkabılarını giymek için durdu.

Tom brauchte ewig, um sich anzuziehen.

Tom'un giyinmesi kırk saat sürdü.

Hast du daran gedacht, warme Socken anzuziehen?

- Sıcak çorap giymeyi hatırladın mı?
- Sıcak çorap giymeyi unutmadın mı?

Judy entschied sich, ihren neuen Bikini anzuziehen.

Judy yeni bikinisini giymeye karar verdi.

- Ich habe nichts anzuziehen.
- Ich habe nichts zum Anziehen.

Giyecek bir şeyim yok.

Ich bat Tom die Sachen seiner Schwester nicht anzuziehen.

Tom'un kız kardeşinin elbiselerini giymemesini rica ettim.

...ist die Gravitationskraft des Mondes stark genug, um die Ozeane anzuziehen.

...Ay'ın çekim gücü... ...okyanuslarımızı kendine çekecek kadar güçlü.

Ich hoffe, du hast nicht vor, das zu der Feier anzuziehen.

- Umarım onu partide giymeyi düşünmüyorsundur.
- Umarım onu partide giymeyi düşünmüyorsunuzdur.

Tom hat nicht viel anzuziehen. Daher sieht man ihn immer dasselbe tragen.

Tom'un çok fazla elbisesi yok. Onun sürekli aynı şeyi giydiğini görmenin nedeni budur.

Ich wünschte, ich hätte Zeit, nach Hause zu fahren, um mir etwas Passenderes anzuziehen.

- Keşke eve gitmek ve daha uygun bir şeye dönüşmek için zamanım olsa.
- Keşke eve gidip daha uygun bir şeyler giymek için zamanım olsa.

Tom verbrannte sich schlimm, als er die Kuchenform aus dem Ofen herausnahm, ohne den Ofenhandschuh anzuziehen.

Tom fırın eldiveni kullanmadan tart kalıbını fırından çıkardığında kendini kötü şekilde yaktı.

- Gib mir ein paar Minuten zum Anziehen!
- Gebt mir ein paar Minuten, um mich anzuziehen.
- Geben sie mir ein paar Minuten zum Anziehen.

Giyinmek için bana birkaç dakika verin.

- Ich gab ihnen Kleidung und etwas zu essen.
- Ich gab ihnen etwas anzuziehen und etwas zu essen.
- Ich gab ihnen Kleider und etwas Verpflegung.

Onlara giyecek ve biraz yiyecek verdim.