Examples of using "'53" in a sentence and their turkish translations:
Sherpa 53 yıldır yollar inşa ediyor.
He died two years later of tuberculosis, aged 53.
1953 yılındaki Everest tırmanışına beni de yanında götüreceğini söyledi.
çok ilginç bir durum yok mu? 53 ülkenin imzası ile tarafsızlık anlaşması yapılıyor
Hollanda kenti Maastricht'te 53 tane kilise olması gerekir, ama onlardan bazıları zaten mağaza, kafe ya da müze olarak kullanılır.