Examples of using "Semblerait" in a sentence and their turkish translations:
O, bir yalan söylemiş gibi görünüyor.
O, hatalı görünüyor.
Jack hasta görünüyor.
Yanlış trene bindiler gibi görünüyor.
Görünüşe göre Google o özelliği artık kullanmıyor.
Biz tehlikeden kaçtık gibi görünüyor.
Benim bilmediğim bir şeyi biliyormuşsun gibi geliyor.
Görünüşe göre yağışlı mevsim sonunda bitti.
Bikiniler bu yıl moda gibi görünüyor.
Yön duyumuz her zaman güvenilir değil gibi görünüyor.
Hatalıydın gibi görünüyor.
Ayda yaşasaydık dünya ne kadar büyük görünürdü?
Paramız tükeniyor gibi görünüyor.
Anlaşılan Mary beni sevmiyor.
Gerçeği kimse bilmiyordu gibi görünüyor.